Bazı kişilerin, duygusal değişimler yaşadığı dönemlerde, yeme rutinlerinde bir değişiklik olduğunu görmekteyiz. Genel olarak, olumlu veya olumsuz bir duygu yaşandığı durumlarda, az veya çok miktarda yemek yeme davranışına, emosyonel veya duygusal yeme adını vermekteyiz. Peki neden duygularımız değişince yeme düzenimiz değişir ve tedavisi var mıdır?
Öncelikle, emosyonel yemenin tanımını, ne olduğunu bilmek gerekir. Emosyonel yeme, açlık hissi nedeniyle ya da öğün zamanı geldiği için ya da sosyal gereklilik olduğu için değil de, sadece duygulanıma cevaben ortaya çıktığı düşünülen, yeme davranışı olarak tanımlanmıştır.
Yapılan çalışmalar, emosyonel yemenin sıklıkla olumsuz duygular tarafından tetiklendiğini, genellikle gizlice yapıldığını ve dış ortamlarda değil de evde yapıldığı ayrıca düşük benlik saygısı, yetersizlik duyguları yaşayan, kişilerde daha sık olduğunu göstermiştir.
Kişilerin sıkıntı, depresyon, yorgunluk gibi duygular karşısında daha çok miktarda yemek yediği, korku, gerilim, ağrı ve olumsuz duygular karşısında ise daha az miktarda tüketim olduğu gösterilmiştir. Benzer şekilde öfkelenildiğinde daha hızlı, düzensiz ve ne bulursa onu yeme tarzında yeme şekli isteği, mutlu, neşeli ve olumlu duygular sırasında ise, gıdaları lezzetli olduğu için ya da sağlıklı olduğu için tüketme isteği geldiği düşünülmektedir.
Nedenleri konusunda birçok teori ve fizyolojik çalışmalara rağmen net olarak bir konsensus oluşmamıştır. Serotonin gibi mutluluk hissi yaşamamızda rolü olan hormunun yeme düzenine üzerine yaratabileceği etki, erken dönem yaşantılarda özellikle oral dönem denilen yaş aralığındaki travmatik yaşantılara ve bunun üzerine gelişebilecek etkilere, ayrıca yasaklayıcı tutumun neden olabileceği davranış şekillerine kadar araştırılan bu duygu-yeme ilişkisi, bu bilgiler ışığında ve tabi kişi özelinde değerlendirilmelidir.
Genel olarak bakıldığında emosyonel yiyen kişiler yeme davranışlarını, olumsuz emosyonlar ya da stresten kurtulmak için başetme yöntemi olarak kullandığı ve sonuç olarak bu davranışın problemli bir hale dönüştüğü söylenebilir . Buradaki önemli nokta, o sırada kontrol duygusunun kaybı ve genellikle ne yediğini bilememe halidir.
Çözüm yolları ise pek çok hastalıkta olduğu gibi burada da multidisipliner olmalıdır. Yani ruh sağlığı profesyonelleri dışında diyetisyen gibi bölümler de dahil edilmelidir. Psikiyatri özelinde ise birçok ilaç ve psikoterapi yöntemleri ile destek sağlanabilir. Burada önemli olan, kişinin hangi motivasyonla ve farkındalıkla yeme davranışı oluşturduğunun irdenelip, tespit edilmesi ve buna yönelik bir tedavi veya destek planı oluşturmak olabilir.