Türkiye'nin en iyi haber sitesi
AYŞE ÖZYILMAZEL

Yeni hal: Canının istediğini yapmak

'El âlem ne der', 'Bu yaştan sonra olmaz', 'Beceremem ki', 'Ama nasıl olacak', 'Vaktim yok ki' gibi bahaneler sırayla çöpe gidiyor. Yeni hal, yeni akım, son durum; canının istediğini yapmak...
Misal, kurumsal bir firmada çalışıp bir yandan müzik grubu kurmak, satar/ satmaz endişesiyle içine kapanmayıp iTunes'a, SoundCloud'a şarkılar salmak.
'Tıklanır/tıklanmaz, annemin arkadaşları burun kıvırır, çevrem arkamdan konuşur' demeden Youtube'da kanal açmak.
'Şimdi bana yakıştırmaz, dedikodumu yapar, burnumdan getirirler' diye dertlenmeden, elini korkak alıştırmayıp hoşlandığı kişiyle gürül gürül beraber olmak.
Ya da 'Kilolarıyla başı dertte', 'Görenler tanıyamadı' başlıklarına aldırmayıp yemeklerden kendini alamamak, tepki toplayacağı belli olan fotoğrafları sosyal medyada paylaşmak...
Artık gerisini üşenmezseniz siz örnekleyin sevgili okurlar.
Demek istediğim, şehir hayatında yaşayan modern insanların bir kısmına gelenler gelmiş, iyi ki de gelmiş... Ona-buna göre yaşamaktan, isteklerini saklamaktan, gönlünü zorlamaktan bıkmış bir kitle 'Amaaan canım istiyor, içimden geliyor yapıyorum işte' kafasında.
Ben pek 'Amaaan'cılığın sorumluluk almayan vurgusunu, 'dünya yansın bana ne'ci melodisini sevmesem de, buradaki söz konusu 'Amaaan'ı seviyorum.
Tabii ya, tutmayın kendinizi canlarım. Üç günlük dünya; kapıdan çıkınca şuracıkta başımıza bi' şey gelmeyeceğini ne biliyoruz? Gözümüz açık gider Allah korusun.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA