Senin bedenin, senin kararın. Ne istersen onu yaparsın; ister saçlarını kazıtırsın, ister 10 kilo alırsın, ister modayı takip edersin, ister eşofmanı çekip devam edersin. Keyif senin... Estetik meselesinde de durum aynı. Aynalarla aranda sadece sen varsın; ne istersen, nasıl istersen, nereden bakarsan oradan görürsün kendini. Ve fakat son yılların gençlik hastalığı, beden imgemizi iyice bozdu. 30'lu yaşlardakiler bile yaşlarına gıcık!
Yalandan genç görünme hali yüzünden, etrafımızı 40-50 yaşında ergenler bastı. Görüntüye paralel kişilik kafası... Üstelik koca kadınların/adamların ergenliği de hiç çekilmiyor hani. Neyse, bugün asıl konum Meg Ryan. Bizim neslin biricik, dünya tatlısı, rüya kızı Meg Ryan... Romantik komedilerle hayatımıza öyle bir girmişti ki; saçlarının onunki gibi dağınık ve dalgalı olmasını istemeyen kadın neredeyse yoktu. Doğal güzelliği, salaşlığı, sık sık açıp kıstığı gözleri, şaşkın bakışları ve muhteşem gülümsemesiyle kadınların idolü, erkeklerin hayalindeki sevgiliydi Meg Ryan.
AHH YAPMA YAA!
Böyle bir lokumluk, böyle kendiliğinden bir seksilik yoktu yani... 90'ların 'it girl'ü şimdi geldi 54 yaşına. Dün internette gezerken, Ryan'ın Jimmy Fallon'ın şovunda oyun oynarken çekilmiş bir videosuna rastladım. 'Ahh Meg Ryan! Nasıl da severim, bakayım ne yapıyormuş...' diyerek tıkladım videoya. Ama karşıma Meg Ryan değil, Meg Ryan'ımsı bi' şey çıktı. O omuzları düşük, incecik bedeni ve kıvırcık sarı saçları olmasa asla tanımazdım.
Doğal güzelliği ile bir döneme damga vuran Meg Ryan da gençlik-estetik girdaplarında kaybolmuş meğer. Açtım, internette araştırdım; yüz gerdirme, botoks, dolgu derken ipin ucunu kaçırmış. O tatlı kadın bile bu sisteme kurban gitmiş yani.
Demiyorum ki; yüzünüze, bedeninize estetik müdahaleler yaptırmayın. Yaptırın da, ekonomik yaptırın kızlar. Yaşlanmış ama kendisi gibi olan bir Meg Ryan'ı; şoklanmış, gerilmiş, mimiksiz, genç kız hezeyanında bir Meg Ryan'a 100 kere tercih ederim. Siz de etmez misiniz?
O zaman diyorum ki, aman dikkat! Bu işlerde ipin ucu kaçmaya müsait. Durmayı bilmezseniz, böyle kendinizin taklidine dönersiniz. Yeri gelmişken; kadınların omuzlarına güzelleşme, yapaylaşma, bedeniyle kafayı bozma misyonunu yükleyen sisteme karşı, makyajsız takılan ve ödül törenlerine en doğal haliyle giden müzisyen Alicia Keys için de saygı duruşu lütfen...