Amerikan Merkez Bankası Başkanı Ben Bernanke faizlerin düşük olmasına rağmen ekonomide büyüme yeterli hıza ulaşamadığı için geçen yıl varlık alımına başladı. Peki nedir varlık alımı? Varlık alımı şu anlama geliyor: Her ay 40 milyar dolar konut bonosu ve 45 milyar dolar hazine bonosu alınarak, bu miktarda para basılıp finans sektörüne veriliyor. Böylece düşük faiz oranları yanında piyasaya bol miktarda para verilerek yatırım iştahı artırılmaya çalışılıyor. Tabii bu arada enflasyonun çoğalması da isteniyor. Çünkü fiyatlar daha da artacak düşüncesiyle, enflasyon, hem talebi artırırken hem de reel olarak işçi ücretlerini düşürdüğü için emek maliyetini azaltıyor. Böylece yatırımcı daha fazla kâr isteğiyle yatırım yapıyor. Dolayısıyla ekonomi büyüyor.
Bu kısa açıklamanın ardından gelelim Bernanke'nin önceki gün yaptığı açıklamaya... Hemen belirtelim Bernanke, önceden belirlenmiş bir politikalarının olmadığını, ekonomideki değişmelere göre karar vereceklerini belirtti. İşte bu nedenle asıl hedef olan işsizlik oranında azalma sürdüğü takdirde 2013'ün sonundan itibaren para basımını azaltmaya başlayacaklarını söyledi. Ve 2014'ün ortasında da eğer işsizlik oranı yüzde 7'ye gerilerse para basımını durduracağını ileri sürdü. Çünkü Bernanke 2014 sonunda işsizlik oranının yüzde 6.5'e ineceğini bekliyor. Eğer işler iyi giderse 2014 ortasında para basımına son verebilir. Fakat aşağıda tabloda verdiğimiz IMF projeksiyonuna göre ABD'de işsizlik ancak 2015 sonrası yüzde 7'nin altına geriliyor. O halde para basımı azalsa bile faiz artırımlarına ancak 2015'te başlanabileceğini söylemek yanlış olmaz herhalde. Hatta ABD Merkez Bankası'nın 14 görevlisinin tamamı faiz artırımına 2015'te başlanacağını, 13'ü de faiz artırımlarının Mart 2015'te başlayacağını düşünüyor.
Peki niçin dün birdenbire küresel hisse, emtia ve altın fiyatlarında gerilemeler yaşandı? Çünkü dolar basımının azaltılması özellikle gelişmekte olan ülkelere para akımını azaltacak. Böylece gelişmekte olan ülkelerde yatırımlar azalacak, küresel emtia talebi gerileyecek, dolayısıyla kârlar azalacak beklentisi şirket hisse fiyatlarının gerilemesine neden oluyor. Ardından dolar basımının azalması paranın fiyatı olan faizi çoğaltacak beklentisi düşük faizli tahvillerin talebini gerilettiğinden, tahvil faizlerini yükseliyor.
Gelelim bu yaşananların Türkiye'ye etkisine... Aslında Bernanke'nin beklentileri gerçekleşirse bu süreç Türkiye ekonomisinin daha hızlı büyümesini sağlar. Çünkü varlık alımıyla basılıp piyasaya sürülen dolarlar Türk parasını değerlendirdiği için ihracatta rekabet gücünü azaltıyor ve yatırım kalitesini düşürüyor. İşte bu nedenle ABD'nin para basımını azaltmasından endişelenmeye gerek yok. Türkiye'de mali disiplin sürdüğü takdirde, ABD'nin daha az para basması Türkiye'nin büyüme hızına katkı yapacaktır.