Abuzittincim,
Son on günde, Başbakanımızın Meclis'te gösterdiği "duble yollar" haritasının ufak bi bölümünü dolaşma fırsatını buldum. Gerçekten yeni yapılan duble yollar kaliteli.. Tabii ben bu işin uzmanı değilim ama arabanın yol tutuşundan da bunu anlıyorsun.
Yeni dökülmüş düzgün asfalt, çizgileri, filan göze hoş geliyor. Trafik işaretleri de yerli yerinde. Bakıyorum son yapılan duble yollarda daha kalın dolgu malzemesi kullanılıyor. Asfaltın kalınlığı da daha fazla. Eğim açıları da daha dikkatli hesaplanıyor olmalı ki virajlarda araba çekmiyor. Tabii bu anlattıklarım ancak benim görebildiğim yerler.
Duble yollarda trafik kazalarının önemli oranda azaldığı da söyleniyor doğrudur, eskisi kadar sık, çarpışmış veya devrilmiş araçlara rastlamıyorsunuz. Bunda elbette sürücülerin de daha dikkatli olması, trafik kontrollerinin artmasının rolü vardır.
Fakat bu çağda şunu da konuşmak lazım kardeşim. Acaba trafiği fazla yollarda beton asfalt düşünülemez mi? İlk asfalt yolu MÖ 650'lerde Babil'liler yapmış.. Buna nerden geldim.. Ankara-Antalya yolu bayağı trafiği olan yoldur. Antalya yönünden Sivrihisar'a yaklaşırken o dümdüz duble yolda, karşına birden hız sınırını 50 sonra da 40 kilometreye düşüren ikaz işaretleri çıkıyor. Hatta biri de "30 km" diyor. Dümdüz yol, hadi yağışta kaygan işareti de olsa anlayacam o da yok.. Ee.. niye?
Niyesi şu, yol "sathi (Yüzeysel) kaplama!"
Ama Ankara'dan geliş istikameti beton kaplamalı asfaltmış. O tarafta tabela mabela yok..Gerek de yok.. Birkaç kilometrelik bölümden bahsediyorum. Beton yolda hiç kaza olmuyor., "Sathi kaplamalı" bölümlerde iki günde bir kaza meydana geliyor. 120 ile giderken sürücü "50 km" işaretini görünce hızını biraz düşürüyor belki ( bazıları hiç oralı değil) lakin yolun kalitesizliğinden hiç beklemediğin anda "50 ile" bile kayabiliyorsun.
Benim başıma bu defa geldi. En sağ şeritten, ikazlara uyarak, 50-60 giderken araba kaydı! Sivrihisar'a park edip, hem karayolcular hem de trafik polisleriyle konuştum. Ve yukarda anlattıklarımı öğrendim. Beton yolda böyle bi sorun yok. Beton yolların asfalt yollara göre pahalı olduğu söyleniyor ama, dayanıklılık süresi de göze alınınca, uzun vadede, daha akıllıca olduğu anlaşılıyor. Hem daha ekonomik hem daha emniyetli. Zaten internet de araştırınca görüyorsun ki bi çok ülkede, trafiği yoğun yollarda asfalt değil, beton tercih ediliyor.
Almanya'da 1000 kişiye 564 araç düşüyor. Türkiye'de bu rakam 200'lerde. Buna karşılık Almanya'da 100 bin araca düşen ölü sayısı 8 iken, Türkiye'de 30! Hem araç sayısı Almanlara göre çok az hem ölü sayısı neredeyse onların 4 katı. Elbette "trafik kültürü" bunun baş nedeni, oralarda bizdeki kadar trafik magandası yok, ama bizim Karayolları'nın istatistiklerine bakacak olursan, yollardaki hatalar da, kazaları arttıran önemli nedenlerden biri..
Nasıl olmasın, resmi rakamlar, çukurlar, gevşek malzeme kullanımı, tekerleğin ize oturması gibi trafik kazalarına etken olan durumların, yol kusurlarında yüzde 80 paya sahip olduğunu gösteriyor. Anlayacağın Abuzittincim, duble yolla iş bitmiyor.
Münasip yerlerinden öperim kardeşim.
Güneş.
Tecellister@gmail.com