Batı'da sorun kıtlığı var.
Gerçi borçları boylarını aştı, yapay gübrelemelere karşın ekonomileri büyüyeceğine küçülmekte, işsizlik dorukta, dışta girdikleri çatışma bataklarından nasıl kurtulacaklarını bilemiyorlar, içte terör olayları birbirini kovalıyor ve -en kötüsü- her türlü inançtan yoksun kalan toplumların ruhu çürümekte.
Ama öyle şeyleri fazla önemsemiyor aslan Batı. Dertsizliğin can sıkıntısından kurtulmak için kendini heyecanlandıracak kavga konusu icat etmesi gerek. Etti de.
Yeni "büyük sorun" yüzünden kimi yerde seçmenler simetrik yarılmış karpuz gibi 50% - 50% bölünüyor, yandaş ve karşıtlığın ateşli temsilcisi kalabalıklar meydanlarda dövüşüyor, akil bilinen bireylerin iç dünyalarında akla ziyan dramlar yaşanıyor.
Örneğin Fransa'nın ünlü düşünür ve tarihçisi Dominique Venner 78 yaşında Notre Dame katedralinin en kutsal yerine "Bu gidişe dayanamıyorum, gafilleri uyandırmak istiyorum" içerikli vasiyet mektubu bıraktı, turist kalabalığının önünde damağına kurşun sıktı.
Nedir gidişteki dayanılmaz konu?
Eşcinsel evliliği!
Evet, şimdi Batı'da anket abonesi politikacıların da en endişeli özenle izledikleri "sorun" bu. "Gay" ("şen") tabir edilen homoseksüel erkeklerle lezbiyen hanımların kendi aralarında izdivaçlarına izin verilsin mi, verilmesin mi?
Bizim de Batı'dan gündem ithali geleneğimiz var ya. O vahim tartışma konusunun toplumumuzda bir çatlak daha yaratması yakındır. Nitekim Anayasa Uzlaşma Komisyonunda ilk belirti uç verdi.
CHP ve BDP hangi nedenlerle ayrımcılık yapılmasının yasaklandığını belirten Anayasa maddesine eşcinselleri kapsayacak "cinsel yönelim" sözcüklerinin eklenmesini istedi. İktidar milletvekili Ahmet İyimaya ise sert çıktı:
"Bu bir bozulmadır. Cinsel yönelim ifadesinin yazılmasına asla izin vermeyiz."
Tartışma kamuoyuna yayılınca hem "güneş" Zeki Müren hayranı, hem de eli bıçaklı maço toplumumuzda çıkacak yeni kargaşa gözünüzün önüne geliyor mu?
Süper-uygar liberaller eşcinsel izdivacının insan hakkı olduğunu ileri sürerken, magandalar kükreyecek: "Ulan, puştlar birbiriyle evlenirse bizim hanımla nikâhın ne hükmü kalır?"
Bir daha bu konuya dönmemek üzere, önceden görüş arz edelim.
Eşcinsellere elbette tam eşitlik tanınmalı. Ayrıca onlara sıra dışı düşünmek yakışır. Evlilik ise sıra dışı davranışı çok kısıtlayan bir gelenektir. Homoseksüellerin "İlle heteroseksüeller gibi nikâh kıyacağız" diye gelenekçiliğe soyunmasını anlamsız buluyorum.
Yurdumuzdaki kavga şenlikleri bize yeter. Yenisini ithal etmeyelim.
