Bir süre önce kaleme aldığımız "300 milyon dolar kredi neden bekliyor?" yazımızı bir başka boyutuyla sürdürüyoruz. Dünya Bankası bina yenilemeleri için 400 milyon dolar kredi verirken bir şart koşmuştu.
Önce bu şartı dile getirelim. Dünya Bankası krediyi verirken öne sürdüğü şart, İstanbul İl Özel İdaresi bünyesinde bir "Proje Uygulama ve Koordinasyon Birimi" (PUKB) kurulmasıydı.
Bu öneri çerçevesinde hemen harekete geçildi ve adı geçen birime eleman alınması için 2 Eylül 2005'te gazetelere ve internet'e ilan verildi.
Hatta eleman seçimi için de İstanbul İl Özel İdaresi bünyesinde, Başbakanlık PUB Direktör Yardımcısı Elif Ayhan, Boğaziçi Üniversitesi'nden Prof. Dr. Nuray Aydınoğlu, İstanbul Vali Yardımcısı Selim Parlar, İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Sabri Kaya ve İstanbul Afet Yönetim Merkezi Müdürü Gökay Atilla Bostan'dan oluşan bir komisyon kuruldu. Buraya kadar sorun yoktu.
Sonra, yavaş yavaş işler karışmaya başladı. Böyle bir organizasyonda görev almak isteyen çok sayıda isim vardı ve bunların seçimi standartlara uygun yapılmalıydı. Öyle de oldu.
Gerçekten aralarında uluslararası işlere de imza atan isimlerin bulunduğu 17 kişi proje direktörlüğü için, 19 kişi de proje direktör yardımcılığı için seçildi. Şimdi gelelim işin püf noktasına...
Tüm bu çalışmalar yapılmasına rağmen nedense uzun bir süre direktör ataması gerçekleşmedi. Ve aradan aylar geçti.
Nihayet bu yılın ocak ayında beklenen atama yapıldı. Atama yapıldı ama bu atama işin uzmanları için tam anlamıyla bir sürprizdi. Çünkü, proje direktörlüğüne atanan Kazım Gökhan Elgin, hem direktör yardımcılığı için müracaat etmiş, hem de geç başvurmuştu. Hadi bunlar önemsiz diyelim, ama işin ilginci proje direktörü olarak atanan Elgin, puanlamada 16. sırada yer alıyordu.
Oysa başvuranlar arasında puanlamada ön sıralarda olan ve uluslararası deneyime sahip Doç. Dr. Haluk Çeçen, Dr. Doğan Öner, Elvan Cantekin ve Ali İhsan Karahan gibi önemli isimler vardı ve onlar dururken, proje direktörlüğüne direktör yardımcılığında 16. sırada olan Kazım Gökhan Elgin'in atanması herkesi şaşırtmıştı.
Bilim çevrelerindeki şaşkınlığa rağmen Elgin 1 Şubat 2006'da sözleşme imzalayarak göreve başladı.
Şimdi herkes şu soruların cevabını arıyor. Acaba Dünya Bankası'nın verdiği kredinin şimdiye kadar kullanılmamasının nedeni bu atama mıydı? Bu atamanın gecikmesinde, önceki yazımızda belirtiğimiz hastane ihalelerinin rolü var mı? Ayrıca, bu krediyi değerlendirecek birimin başına özellikle deneyim açısından "yetersiz" bir ismin atanması bilinçli mi yapıldı?
