Siirtli emekli bir okul müdürüyüm. 'Karadenizliler'le Güneydoğulular el ele' başlıklı yazınız beni çok duygulandırdı. Basında insanın yüreğini ısıtacak haberlerin olmadığı bir dönemde, köşe yazınızı okuyunca 'bölgeleri, kitleleri kucaklayacak güzel mesajlar verecek kalemler hala varmış' dedim.
Doğu insanının batı insanından veya kuzeyde oturanın güneyde oturandan bir farkı da yok. Yalnız son zamanlarda bırakın bölge insanlarını, aynı ilin insanları arasına bile nifak sokulacak ve kardeşlik ruhunu çürütecek beyanlara tanık oluyoruz. Oysa bu ülke insanları olarak kardeş olmamamız için hiçbir sebep görmüyorum.
Rizeli bir arkadaşımla Siirt'teki köyüme gitmiştik. Arkadaşıma köylüler o kadar ilgili davrandı ki, arkadaşım yardım olarak caminin minaresini yaptırdı. Köy halkı bir Rizelinin bu jestini memnuniyetle karşıladı. Geçtiğimiz ay da o arkadaşımın Rize'de bir yakınının cenazesine katıldım. Rizelilerin ilgisini ve kardeşliğini unutamam. Bu ülkede tek sıkıntımız, birlik beraberlik duygularımızın filizlenmemesidir.
Mahfuz Yetüt