Önümüzdeki hafta Ankara'ya önemli bir 'sivil çıkarma' olacak. Aralarında Sezen Aksu, İbrahim Tatlıses, Orhan Gencebay ve Yavuz Bingöl gibi ünlü sanatçıların da bulunduğu yüzlerce müzik sektörü çalışanı çarşamba günü Ankara'ya gidiyor.
Sanatçıların 'Ankara Çıkarması'nın nedeni ise coplanan öğretmenler gibi zam değil, korsan.
Çünkü, Türkiye hala bir 'korsan cenneti' Kitap, kaset, CD ve VCD'nin korsanları sokaklarda rahatça satılıyor ve ne yazık ki engellenemiyor. Bu nedenle de Türkiye'nin 'devasa korsan sektörü' varlığını sürdürmeye devam ediyor.
Oysa 12 Mart 2004'te 'Korsanla Mücadele Yasası' olarak bilinen Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu çıktı.Çıktı ama sektörün temsilcilerine göre değişen bir şey yok. Rakamlar da çarpıcı. Örneğin İstanbul Kadıköy'de korsan kaset, kitap, CD satan 2017 kişi hakkında işlem yapılmış ve savcılığa sevk edilmiş.
Sonuç gerçekten vahim. Sadece bir kişi tutuklanmış. O da bir belediye zabıtasının belini kırmak suçundan.
Türkiye genelinde ise hakkında işlem yapılan 2 bin 999 kişiden sadece 3 kişinin davası sonuçlandı. Bu kişilere 2.5 yıl hapis cezası ve 60'ar milyar para cezası verildi.
Görüldüğü gibi ceza hiç de hafif değil. Bir anlamda yasal açıdan sorun yok. Sorun yok ama ortada süren bir korsan gerçeği var.
Peki neden?
Sorunun yanıtını Müzik Yapımcıları Birliği (MÜYAP) Başkanı Bülent Forta şöyle anlatıyor:
"Yasalar kağıt üstünde kalmış durumda. Çünkü uygulamada ciddi problemler var. Korsan satışları devam ediyor. Yasanın uygulanmasıyla ilgili bir kamuoyu yaratmak amacındayız. Hükümetten bu konuda talepte bulunmak üzere Ankara'ya gidiyoruz."
Türkiye ilginç bir ülke. Yıllarca korsan yasasının çıkması beklendi. Şimdi yasa çıktı, bu kez de uygulamada problem var. Nedense ikisini bir arada yapmayı beceremiyoruz. Bunun bedelini de sadece üreten sanatçı, yapımcı ödemiyor, vergi kaybı nedeniyle hepimiz ödüyoruz. Rakam da küçük değil, yılda 150 milyon dolarlık bir korsan sektöründen söz ediyoruz.
Başta sanatçılar olmak üzere sektörün sivil toplum örgütleri, MESAM, MÜYAP, MSG ve MÜYOR-BİR bu kara tablonun değişmesini istiyor. Bunun için de Ankara yürüyüşüne hazırlanıyorlar.
Bülent Forta, 'Ankara Çıkarması'nda Başbakan, Meclis Başkanı ve ilgili bakanlarla görüşeceklerini belirtiyor ve taleplerini şöyle sıralıyor:
"Birincisi bu yasa doğrudan doğruya polise müdahale etme yetkisi veriyor. Dolayısıyla biz yasada yazıldığı gibi sokak aralarında meydanlarda korsan satış tezgahlarının bulunmamasını istiyoruz. İkincisi Kültür Bakanlığı'na düşen görevler var. Özellikle kültür ürünleri satan yerlerde bir sertifikalandırma öngörüyor yasa. Ama bu, Kültür Bakanlığı'nca bir yıl ertelendi. Dolayısıyla o ürünlerin satıldığı yerler sertifikalandırılmadıkça bunları kontrol etme imkanımız yok. Ayrıca bandrol uygulamalarının yeni bir şekle bürünmesini istiyoruz. Bir de yargı bu konuda çok ağır çalışıyor. Daha hızlı çalışmasını istiyoruz. Çünkü sektör kan kaybediyor."