SIRAPINAR köyünün halkı "efendi, efendi" diye sırayla konuşmaya başladı:
* Efendi, sen Angara'dan mı geliyon?
* Efendi, Angara'dakilerin işine biz akıl erdiremiyok, sen erdiriyon mu?
* Efendi, madem elinde kalem var, anlatacaklarımızı eyice bi yaz.
***
Ve devletin "akıl erdiremedikleri işlerini" anlattılar.
* Efendi, aha şurası Köy Konağı olacak... Temelini devlet attı... 2000 yılında... 5 yıl geçti, öylecene durup, durur.
* Efendi, devlet buraya Sağlık Ocağı yaptı... 1998'de... Biz yapılsın istemedik...
Hastamızı 13 kilometre ötedeki Bala'ya götürürük... Devlet Sağlık Ocağı'nı yaptı emme... Hiç açmadı... Kapısı öylecene kilitli durur... Devlet bize bi ambulans virseydi, daha iyiydi.
* Efendi, köyün 18 öğrencisi var... Okulu da var... Ama öğrenciler, taşımalı eğitim görür... Bala'ya giderler... Okul da 1996'dan bu yana kilitli durur.
*Efendi, okul boş duracağına Köy Konağı olsaydı, ayrıca Köy Konağı inşaatı başlamasaydı, daha eyi olma mıydı?
* Efendi, bunu biz köylü aklımızla düşünürük de, Angara düşünemez mi?
* Efendi, şu gördüğün camiyi biz yaptık... Parasını biz koyduk, harcını, kumunu biz kardık, duvarını biz ördük... Depremde camiye bişi olmadı... Emme, caminin minaresini yapmaya paramız yitmedi... Minareyi devlet yaptı... Depremde de, gördüğün gibi, alemi yıkılıvirdi.