Hafta sonunda Ankara'da deprem oldu. Depremin "merkez üssü" Bala. En çok sallanan yer ise Sırapınar köyü. Bala'ya 13, Ankara'ya 80 kilometre. Sırapınar'ın sağında, solunda, önünde arkasında başka köyler var:
Bahçe Karadalak.
Çatalören.
Yeniyağpan Şıhlı.
Aşağı Hacıbekir.
***
- Muhtar, haliniz nicedir?
Sırapınar'ın 6 yıllık muhtarı 37 yaşındaki Muhammet Yıldırım başladı anlatmaya:
- Evde, barkta hasar var... Fakat büyük Allah'a şükürler olsun insan ve hayvan bakımından zayiat yok.
***
Hayvan çok önemli. Zira halkın geçim kaynağı "arpa."
Ve bir de "hayvancılık."
Onun için depremde herkes çoluk çocuğunun yanı sıra "hayvanını da kurtarma derdine düşmüş."
***
Köy, 174 hane. Ama devamlı oturulan ev sayısı 42. Muhtar:
- Nüfus kışın 250, yazın bin kişi... Köylünün çoğu Ankara'da oturur... Yazın, hasat zamanı gelir. İçlerinde Alamanya'dan gelenler de var.
***
Köydeki evlerin yüzde 80'i "eski."
Eski evlerin hepsi de hasarlı. Son yıllarda yapılan "betonarme evler" ise hasarsız.
***
Muhtar anlatmaya devam etti:
- Depremden sonra Kızılay yardıma koştu, geldi... Devletimiz, hızır gibi imdadımıza yetişti... Allah razı olsun.
Köyü kimlerin ziyaret ettiğini sorduk.
Muhtar ile köylüler, başladılar saymaya:
- Faruk Koca (AKPAnkara milletvekili) hemşehrimizdir... Balalı'dır... O geldi... Eski bakanlardan Koray Aydın ile Saffet Bedük Arıkan (Saffet Arıkan Bedük... Eski DYP Ankara Milletvekili... Hiç bakanlık yapmadı) bizi çok sever, o geldi... Kızılay Başkanı geldi... Ahmet Mete Işıkara geldi... Siz geldiniz.
***
Kızılay seyyar mutfak kurmak istemiş. Köylü kabul etmemiş.
- Neden istemediniz?
Fukara köylü "ayıptır" diye diklendi:
- Ambarımızda petetes, sovan var... Gaynatır, yerik... Hudutta nöbet tutan askerin kumanyasını yimek bize yakışır mı?.. Devletin ekmeğini asker yesin... Biz kuru ekmek, sovanla da olsa günü geçiririk.