Konya'da "Organize Sanayi" bölgeleri de var, "Küçük Sanayi" bölgeleri de. Ekonominin nabzını tutmak için "oralara" gitmek şart. Ama "çarşıya, pazara gitmek" de bir başka şart.
Örneğin Zafer Meydanı'ndaki "Konpeysa"ya... (IMF turşucusu Hüsnü Mutluer.) Örneğin, İstanbul Caddesi'ndeki Şehir Bakkaliyesi'ne.
Aziziye Camii'ne 50 metre uzaklıktaki şehir bakkaliyesi "100 yıllık."
Dede bakkalmış. Oğul bakkal. Şimdi "üçüncü kuşaktan torun Vedat Büyükşalvarcı" da bakkal.
***
Şehir Bakkaliyesi'nde "yok yok." Vedat bey, 65 yaşında. Ve işinin başında.
- Ey Konya'nın en eski bakkalı... İşler nasıl?
- Sabah 08.00'de dükkanı açar, akşam 8'de kapatırım... Bugünlere çok şükür.
- Siyaset nasıl?.. Genel gidişat nasıl?
- Bana bakkallığı sor... Herkes bildiği konuda konuşsun... Ben bakkallığı bilirim.
- Bakkallık nasıl?
- Eskiden her gün fiyat yükselirdi... Şimdi fiyatlar sabit.
***
Bakkal Vedat Büyükşalvarcı'nın "iki mesajı" var. Birincisi:
- Sabah erkenden dükkanı açar, müşteriye güzel yüz gösterir ve lüzumsuz masraf yapmazsan, Allah seni aç bırakmaz.
İkinci mesaj: - Genç çocuklar işsiz... Onlara yüreğim sızlıyor... Ankara'daki büyükler ne yapsın etsinler bu çocukların ağlamasını kessinler... Üstelik çoğu da yüksek mektep bitirmiş.