Şu sıralar en çok konuşulan konulardan biri, yolsuzluk operasyonunun seçimlere etkisi... Herkes merak ediyor: AK Parti ciddiye alınacak oranda bir oy kaybına uğrar mı, uğramaz mı?
Ben uğramayacağını sanıyorum. Çünkü ekonomi, geçen yıllardaki yüksek büyüme hızından uzak olsa da, yine de fena değil.
Şu anda ekonomi kötüye gitseydi, kriz olsaydı... İşte o zaman durum farklı olur; AK Parti'nin aldığı 50 puan içindeki 25 puanda hızlı bir erozyon başlardı.
"Nedir bu 25 puan" diyeceksiniz. Şöyle: AK Parti oylarına 50 puan dersek... Bunun 25 puanı Milli Görüş kökenli, İslamcı, dindar-muhafazakâr gibi az-çok kemikleşmiş oylardan geliyor.
Öte yandan bir de 25 puanlık yüzergezer oy var Türkiye'de... Yüzergezer oyların partisi yok; kim iyi yönetirse, ona oy veriyor. Bu seçmen son iki seçimde AK Parti'yi ihya etti, oyunu yüzde 50'ye vurdurdu.
Şu anda bu yüzergezer oyları partiden uzaklaştıracak bir ekonomik kriz yok.
Orta sınıfın ahlakı
Orta sınıflara gelirsek... Bu sınıf yolsuzluklar konusunda, diğer sınıflara göre çok daha duyarlıdır. Ancak onu da kabaca ikiye ayırmak gerekir:
Kentli modern orta sınıf zaten AK Parti'ye oy vermiyor. Partiyi daha önce desteklemiş küçük kesim ise 2012'den itibaren oyunu çekti.
Muhafazakâr orta sınıf ise alternatifi olmadığı sürece AK Parti'ye oy vermeye devam edecektir. Çünkü bugün AK Parti'nin kaybetmesi ekonomik sıkıntılara yol açar. Ev ve araba taksiti ödeyen bu insanların istediği en son şeydir kriz...
Kendisine doğrudan dokunmadığı sürece, ne kadar kızarsa kızsın, yolsuzluk iddialarını sandığa yansıtmayacaktır. Şu anda çıkar kaygısı yok bu sınıfın, sadece ahlaki kaygıları var.
Vitrine taş atmak
Ancak yukarıda söylediklerim şu anki durumu yansıtıyor... Eğer "Hükümet saldırı altında" ise... Özellikle bazı küresel güçler Başbakan Erdoğan'ı hedef aldıysa (ki bence aldılar)... Denklemi değiştirmek üzere yeni hamleler yapabilirler.
Türkiye'nin kredi notunu düşürerek, sıcak parayı maliyetli hale getirebilirler mesela... Ancak bu hamlenin meyveleri kısa sürede toplanamaz. Dolayısıyla daha keskin bir saldırıya ihtiyaçları var.
Tam bu noktada önümüzdeki seçimin mahiyetini düşünmeliyiz: Önümüzdeki bir yerel seçim.
O halde bilhassa İstanbul'u, AK Parti'den alabilirlerse... Bu çok büyük bir olay olur. Çünkü İstanbul, AK Parti'nin bir numaralı vitrini... Medarıiftiharı.
Daha sonra da İstanbul'daki "başarılarını" Cumhurbaşkanlığı seçimine ve genel seçime yansıtmaya çalışabilirler.
O halde sondan başa doğru düşünmeli: Nasıl bir olay... İstanbullu seçmenin... 30 Mart 2014'teki yerel seçimde AK Parti yerine CHP'yi tercih etmesine yol açabilir?
Ben istihbaratçı değilim. Öyle kötücül bir biçimde düşünemem. Tam olarak ne olacağını bilemem. Ancak her ne yapacaklarsa... İlk etapta İstanbul'u almak üzere yapacaklarını tahmin ediyorum.
Gamlı Baykuş gibi konuştuysam, affola...