Şike operasyonuna Trabzon ve Beşiktaş da dahil olunca Futbol Federasyonu'nun hemen karar alması gerektiğini savunanlar; hem haklı hem haksız çıktılar.
Haksız çıktılar çünkü; Fenerbahçe ve Süper Lig'in kaderini, soruşturma ilerlemeden çizmenin mantıksız olduğu kanıtlandı.
Haklı çıktılar çünkü; soruşturma dallanıp budaklandı. Federasyon mutlaka bir karar vermek zorunda.
Ama nasıl?
Hep yazdık; ortada bir iddianame yok. Bütün gözaltılar, tutuklamalar birbiriyle bağlantılı.
Bu noktada Hıncal Uluç'un yorumuna kulak vermekte fayda var: "Mahkemenin iddianameyle ilgili kararı sonrası Federasyon 'Şu dosyaları bana verin. Ben de kararımı vereyim' diyebilir. Bu da seneler sürmez. Kararı hızlandırmak ve sonucunu beklemek ilk aşamada en doğru yorum olur."
Peki, nasıl hızlı karar alınır?
Savcıların sayısı artırılsa, dosyalar paylaştırılsa...
Adli konularda fazla bir bilgim yok ama "Türkiye'deki hukuk sisteminin hantallığına inat çok büyük bir ekiple gece gündüz çalışılsa iddianame daha çabuk hazırlanır mı?" diye sormadan edemiyorum.
Diyelim ki böyle bir hayal gerçekleşti; o zaman da başka bir sorun çıkar ortaya. "Sen bu çevikliği, çabukluğu Ergenekon davasında niye göstermedin?" diye sorarlar adama.