Üniversitelerarası Kış Oyunları'ndan yüzümüzün akıyla çıktık. Her türlü spor organizasyonuna rahatlıkla ev sahipliği yapabileceğimizi tüm dünyaya bir kez daha gösterdik. Bu, işin uluslararası boyutu. Bir de 'ulusal' yönü var ki, o kısım pek iç açıcı sayılmaz. Ev sahipliği yaptığımız oyunlarda, kış sporlarına ne kadar yabancı olduğumuz bir kez daha kanıtlandı. Biriki küçük başarı ile yetinmek zorunda kaldık. Sayı yapamadığımız, nal topladığımız branşlar çoğunluktaydı. Erzurum'a yapılan tesisler muazzam. Bölgenin, bu yeni varlığıyla kış turizminin cazibe merkezlerinden biri haline getirilmesi yolundaki önerilere de katılıyorum. Ama tesislere sadece 'turistik' gözle bakmaya devam edersek, daha çoook nal toplarız. O tesisler öncelikle yeni sporcuların ve hocaların yetiştirilmesi için kullanılmalı. Bölgede acilen bir çalışma programı başlatılmalı. Bundan sonraki üniversite oyunları ve kış olimpiyatları için ihtiyaç duyduğumuz sporcu potansiyeli buradan karşılanmalı. Erzurum'da tüm dünyayı kendine hayran bırakan tesisler, 'oyundan oyuna açılan' binalar olmaya devam ederse, ya da sadece zenginlerin kış eğlencelerine ev sahipliği yaparsa, 'gizli buzda trafik kazası şampiyonluğu' ile yetinen ülke olarak kalmaya mahkum oluruz!