Trafik Canavarı'nın iştahını artırmak, Azrail'in tırpanını bilemek için adeta birbirimizle yarışıyoruz. Bu aralar sıkça şehirlerarası seyahat ettiğim için pek çok gözlemim oldu. Örneğin; feribot iskelesinde otomobilini geri manevra ile iki otomobilin arasına park edemeyecek kadar yeteneksiz ya da tecrübesiz sürücülerin, oraya kadar nasıl olup da tek parça halinde geldiklerine şaşırdım. Üstü açık moloz kamyonlarından dökülenlerin, koca otoyolları nasıl ölüm tuzağına çevirdiklerine şahit oldum. Yol inşaatları sırasındaki yetersiz işaretleme ve ışıklandırmaların nasıl ölüme davetiye çıkardığını fark ettim. Trafik ekipleri çevirme yapıp, ehliyet ve ruhsatlardaki eksiklikleri kontrol ediyorlardı. Ancak sürücüler hareket halindeyken hatalı sollayan var mı, emniyet şeridini işgal eden oluyor mu diye denetleyen bir Allah'ın kulu yoktu. Aracın muayenesi varsa devam. Ondan sonra dilediğin canavarlığı, magandalığı yap, serbest!.. Şimdi bayram tatili dönüşlerinde yeni bir tehlike belirdi. Köprü ve otoyollar bayram süresince bedava ya, dönüş yolunda adı konulmamış bir ralli yaşanıyor. Bedava geçişin son dakikasına yetişmek için ölümüne bir yarış... Dikkat ederseniz, son bayram tatilinde gidişten ziyade, dönüş yolunda daha çok kaza oldu. Sırf, 'bedava geçişe' yetişebilmek için... Köprü ve otoyollar bayramda bedava! Peki ya hayatlar?..