tv8'deki Komedi Dükkanı adlı şovu bunca zamandır bu köşeye taşımamamın nedeni, "dikkatle ve sabırla" gözlememdi. Zira bu tür doğaçlama şovlarda pil erken tükenir. İlk bir kaç haftanın parlaklığı, saman alevi gibi yerini sıradanlığa ve zorlamaya bırakır. Ancak gördüm ki, Tolga Çevik ile Salih Kalyon'un müthiş şovu giderek şerbetleniyor. Son hafta Hakan Aysev'in de eşliğiyle ortaya harika bir program çıkarttılar. Salih Ağabey'e (Kalyon) bu sütunlarda övgü yazmayı, zaten "saygısızlık" addederim. Ancak Tolga Çevik için bir şeyler söylemem şart: İnsanın onu Komedi Dükkanı'nda izledikten sonra Gülse Birsel'e sitem edesi geliyor: "Acaba Avrupa Yakası'nda yanlış mevkide mi oynatılıyor?" diye... Böylesine hazırcevaplık, bu kadar "anında" espri üretme yeteneği az bulunur. Salih Ağabey'in muz ortalarıyla, her dakika ağları havalandıran Tolga'nın, Avrupa Yakası'nda santrfor oynaması lazım... Hazır söz, cumartesi gecesinin "doğaçlama" şovlarından açılmışken, bir kaç lakırdı da FOX'taki Mahşer-i Cümbüş Şov için. Bu gençleri ekranda ilk keşfedip, yazan kişi olarak koltuklarım her hafta biraz daha kabarıyor. Hakan Aysev'li bölüm harikaydı. (Grubun BKM'deki tiyatro oyunlarını da izledim. Gülmekten yoruldum.) Ve Kadir Çöpdemir'in atv'deki Maksat Muhabbet'i... İlk haftaların çekingenliği yerini "rahatlık ve deneyime" bırakınca, Kadir de bizim o radyo programlarına bayıldığımız sevimli adam olup, çıkıverdi. Radyodaki tarzını, ekrana da taşıyınca, olgunlaştı, meyve vermeye başladı. Karşı kanaldaki rakibi Ata Demirer'in de "pes" demesiyle rahatlayan Kadir'in, cumartesi gecelerindeki yıldızı giderek parlayacağa benziyor...