GÜNÜNÜZÜ zehir etmek niyetinde değilim. Ama atv'nin geçen hafta finali yayınlanan Hayatım Sana Feda dizisinde Zeynep'in oğlu Anıl'ın da kan kanseri olduğunun ortaya çıkmasından sonra dayanamadım ve uzun süredir beklettiğim bu okur mektubunu yayınlamaya karar verdim. Son zamanlarda bütün dizilerde bir duygu sömürüsüdür gidiyor. Bakıyorsunuz, büyük küçük herkes kanser. Fakat bu konu o kadar yanlış işleniyor ki, bunları yayınlarken gerçek kanser hastalarının duygularını ne kadar rencide ettiklerinin farkında değiller. Kanser ne o kadar basit teşhis edilebiliyor, ne de tedavi edilirken her şey o kadar kolay oluyor. Ben de kanser hastasıyım ve yaşadıklarımı çok iyi biliyorum. İnsanın suratına 'Kansersin' denildiği zaman neler hissettiğini, yapmak istedikleri ile yapamadıkları arasında neler düşündüğünü, iki dünya arasında kalmanın ne demek olduğunu, geçirilen ameliyatlarla değişen görüntünü, içinde fırtınalar koparken çevrendekilere nasıl moral vermek zorunda olduğunu, yemek yemek şöyle dursun, suyun bile insanın boğazından geçmediği günleri, hele ki kemoterapiler sırasında tomar tomar önüne düşen saçları, her seanstan sonra 10 dakikada bir gelen haftalarca süren kusma nöbetlerini, kavrulan damarları, gün gün yok olan bedeni ve anlatmakla bitmeyecek acıları dizilerde bu kadar basitleştirmek bizlere hakaretten başka bir şey değildir. Sevgili senaristler, olaya bir de kanser hastalarının gözüyle bakmaya ne dersiniz?