Eski Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Balçiçek İlter'in programında demiş ki çözüm süreciyle ilgili; "Barış sürecine çok inanıyorum. Daha açılım yokken, 'Bu çocuklar dağa kurşun atmak için değil, kayak için çıksın' demiştim. Ama bunun doğrudan kendi yurttaşlarımızla ya da BDP'yi muhatap alarak yapılmasını tercih ederdim. Öcalan'ın siyasi figür gibi gösterilmesi vicdanımı sızlatıyor!"
40 yıllık siyasetçiye işini öğretmek haddim değil. Ama kusura bakmasın Sayın Günay, bir yandan "sürece inanıyorum" demek, diğer yandan ise, "muhatap Öcalan olmamalıydı" demek ancak acemi siyasetçilerin edeceği tutarsız laflardır. Bir kere Günay da çok iyi biliyor ki Öcalan sadece PKK'ya sempati duyan Kürt halkı için değil, parlamento çatısı altında siyaset yapan BDP'li vekillerin de ikonu! Bu ikonun etkisini açlık grevlerinde görmedik mi? Onlarca eylemci onun tek sözü ile bitirdi aylar süren direnişi.
Peki en doğru adresin bilakis Öcalan olduğu tüm dünya teorisyenlerince de desteklenmesine rağmen Günay neden etti bu lafları? Gayet net: Kendini harcanmış gördüğü için!
Şimdi Sayın Günay'ın bu tespitime çok alınacağını biliyorum ama maalesef gerçek böyle! Toplumda oluşan algı kendisinin Öcalan'ı hazmedemediği için değil, bakanlık koltuğunu kaybettiği için böyle konuştuğu yönünde.
Valla ben olsaydım onun yerinde ya daha gerçekçi olur ve içimi olduğu gibi boşaltır ve söylediklerimin temel sebebinin iç dünyam olduğunu anlatırdım. Ya da daha fazla hazımsızlık çekmemek adına siyasi kariyerimi noktalayıp çekip giderdim.