Sezen Aksu müthiş bir olaya imza attı. Kısa süre önce hayatını kaybeden arkadaşı, dostu Meral Okay'ın ailesince uygulanmayan vasiyetini yerine getirdi. Onun için düzenlenen gecenin tüm geliri Ali Nesin'in Şirince'deki Matematik Köyü'ne bağışlandı. Elde edilen gelirle Okay adını taşıyan bir ev yapılacak Şirince'de.
Çok güzel bir geceydi. Anlamlı bir geceydi. Ve Sezen de bir başkaydı o gecede. Görmeliydiniz sahnelerin en rahat kadını olarak bilinen Sezen'i. Minik bir serçe gibi tir tir titredi bütün gece. Çok defalar izlemişimdir onu sahnede. Çok defalar şahit olmuşumdur yürekten yürekten ses vermesine ama ilk kez bu kadar duygulu ve bu kadar coşkulu söylediğini gördüm. Heyecandan ve mutluluktan ne yapacağını şaşırmış gibiydi hatun. Döktürdü resmen. Hem de öyle böyle değil.
Hele bir "Gidiyorum" çekti ki... Aman aman... Sanki şarkıyı dün yazmış gibiydi. Tabii orkestrası da en az Sezen kadar müthişti. Fahir Atakoğlu'nun parmakları piyanonun üzerinde dans etti adeta. İzleyenleri büyülediler. Gece yarısını geçmişti ama "gitme dur" filan desek sabaha kadar devam edeceklerdi. Gitmek istemedi hiçbiri sahneden. Acayip bir hava vardı. Sanki TİM Maslak'ta değildik de Sezen'in evinin salonundaydık.
Tek kelimeyle harikaydı her şey. Olacaksa bir insanın senin gibi dostu olmalı Sezen. Büyük kadınsın vesselam... Gerçek bir arkadaş ve harika bir dostsun.
Senin gibi sevgiyi damardan hisseden çok az kişi var gözümüzün önünde. Sen sadece şarkılarınla değil, insanlığınla, erdemliliğinle, hayatta o "derviş" gibi duruşunla çok şey öğretiyorsun bize.
Allah sana ömür versin kraliçem. Uzun ve güzel bir ömür...