Geçtiğimiz cuma CHP'nin İstanbul Belediye Başkanlık adaylığına Mustafa Sarıgül'ü göstermek için ilginç bir strateji izlediği yönünde iddialar olduğunu yazmış ve sormuştum; "Doğru mu bu plan?" diye. Yazıyla ilgili çok sayıda telefon ve mesaj aldım. Aralarında, iddianın kesinlikle doğru olduğunu söyleyen de vardı, yanlış olduğunu da... İsimlerinin yazılmasını istemediklerinden kimin ne dediğini es geçiyorum şimdilik. Ancak mantığa gayet uygun ve kulağa hoş gelen bu stratejinin mimarlarından biri olduğu iddia edilen Aydın Ayaydın'ın isteği üzerine (sadece imla hatalarını düzelterek) gönderdiği açıklamayı aynen dikkatinize sunuyorum.
"CHP'nin sinsi İstanbul Planı, başlıklı, sözde haber kaynağınızın tamamen dedikoduya dayanan yorumu üzerine kaleme aldığınız yazı ne yazık ki gerçeği yansıtmamaktadır. Şöyle ki; Sarıgül'ün İstanbul'a Belediye Başkan adayı yapılabilmesi için ne bizzat, ne de bir başkası ile birlikte Sayın Kemal Kılıçdaroğlu nezdinde hiçbir girişim içinde olmadım. Hele hele yazınızda sözünü ettiğiniz Aydın Doğan ve Zafer Mutlu ile ne bu konuda, ne de bir başka siyasi konuda hiçbir görüşmem ve değerlendirmem olmadı. Konu ile ilgisi olmayan bu kişilerin isimlerinin bu senaryoya dahil edilmesinin amacının konuya kamuoyu ilgisini çekmek olduğu ortada. Sözünü ettiğiniz senaryo, size bu gerçek dışı bilgileri aktaran sözde CHP'li(!) kaynağınızın hayalinde canlandırdığı bir senaryodan ibaret. Bu tür hayali senaryolar falcıların ilgisini çekebilir ama benim ilgimi asla çekmez. Ben fallarla uğraşmak yerine, ülkenin sorunları ile ilgilenmeye devam etmeyi tercih ederim.
Bu arada Sarıgül'le ilgili reel görüşlerimi de sizlerle paylaşmak isterim. Başarılı bir Belediye Başkanıdır. İstanbulluların kalbinde taht kurduğu da bilinen gerçektir. Seçim yaklaşsa ve Sayın Genel Başkanım bana milletvekili seçildiğim 'İstanbul'a belediye başkanı önerin var mı?' diye sorsa vereceğim cevap hiç kuşkusuz Sarıgül olur. Kamuoyu tarafından sevilen başarılı birinin, mensubu olduğum CHP'den İstanbul Belediye Başkanı seçilmesi elbette beni mutlu eder. Ancak 1.5 yıl sonra yapılacak seçimlerde gösterilecek adayları ben değil, CHP'nin yetkili kurulları belirler. Kaldı ki Sayın Sarıgül, bildiğim kadarı ile henüz CHP'nin üyesi bile değildir. Eğer arzu ederse yıllarca milletvekilliği dahil çeşitli görevlerde bulunduğu CHP'ye üye olur ve CHP yetkili kurulları da uygun görüp Sarıgül'ü aday yaparsa, bir CHP milletvekili olarak, hem de Sarıgül'ün bir dostu olarak bundan mutluluk duyarım!"
Not: Ayaydın'ın resmen yazdıklarımı teyit eden bu cevabı için teşekkür ediyorum. Ve adlarını Sarıgül Dostları koyduğum Erdoğan Toprak, Aydın Doğan ve Zafer Mutlu üçlüsünden de söz konusu iddialara cevap bekliyorum!
