Reha Muhtar köşesinde, "Kızlarım türban takarsa ne yaparım?" sorusunu uzun uzun sorgulamış.
Kendine göre tez ve antitezlerini anlatmış.
Okuyunca Reha'nın yazdıklarını, benim de aklıma "Oğlum türbanlı bir kızla evlenmek isterse ne yaparım acaba?" sorusu geldi.
Onun yanıtını vereceğim. Ancak ondan önce defalarca önüme konulan çok daha rijit bulduğum bir soruyla ilgili cevabımı aktaracağım sizlere.
Soru şu: "Günün birinde eşin başını örtmeni isterse ne yaparsın?"
"Kesinlikle reddederim!"
Çünkü ben bu dünya üzerinde kadın ve erkeğin eşit olduğuna inanıyorum. Ve bir kadının başını örtmesinin, erkekten kendisini farklı kılmasının bir sebebi olmadığını düşünüyorum. Çok açığım bu konuda. Yani kadının başını kapatmasının bir gereklilik olduğuna inanmıyorum.
Tabii bu benim düşüncem.
Ama bir başka kadın, inancı gereği kendisinin karşı cinsten farklı bir tarafının olduğunu düşünebilir. Ve bu farklılığından dolayı da örtünmesi gerektiğini de...
İşte o zaman da, "Madem kişi inancında özgür. Örtünsün. Bana ne!" derim.
Ve ayrıca bütün samimiyetimle söylüyorum sonsuz saygı duyarım.
Ancak aynı saygıyı karşı taraftan kendim ve kendim gibi düşünenler için de beklerim.
Eğer mesele sadece inançsal özgürlük ise...
İstemem yani inanmadığım bir olguyu bana birilerinin dayatmasını. Huzurum kaçar. Rahatsız olurum.
Açık ve net söylüyorum eşim bu veya buna benzer bir konuda baskı kurmaya kalkarsa, arkama bile bakmadan kapıyı çeker giderim.
Peki oğlum türbanlı bir kızla evlenmek isterse ne yaparım?
Emin olun. "Onunla yaşayacak olan sensin. Eğer karının başının kapalı olması senin için bir sorun yaratmıyorsa hiç durma evlen!" derim.
Çünkü zaten evliliklerde aslolan, hayatını birleştireceğin kadının örtülü ya da örtüsüz olması, sevdiğin erkeğin ateist ya da Budist olması değildir ki!
Aslolan kadın ya da erkek fark etmez, o kişinin namuslu, dürüst, çalışkan ve her şeyden önce ayakları yere basan bir insan olmasıdır!
Öyle değil midir sizce de?