Bazıları hâlâ faiz lobisi yoktur diyerek bilgi kirliliği yaratıp kavramın içini boşatmaya çalışıyorlar. Oysa Londra'da lobinin elemanları mahkeme karşısına çıkmaya başladı. Geçen yıl Londra bankalar arası faiz oranlarını (Libor) kendi aralarında anlaşarak belirleyip vatandaşı dolandırdıkları gerekçesiyle UBS ve Citigroup eski çalışanı Tom Hayes dahil üç kişi perşembe günü hâkim karşısına çıktı. Eski UBS çalışanı Tom Hayes 11 Aralık 2012'de Londra Ağır Dolandırıcılık Ofisinin talebi üzerine tutuklandığında The Wall Street Journal'a "bu işin çok yukarılara" gideceğini ileri sürmüştü.
Peki neydi Libor skandalı? Hatırlatalım. Faiz oranlarını piyasada rekabetle belirlemek yerine aralarında anlaşarak belirleyip halkı soyanların ortaya çıkarılmasına Libor skandalı diyoruz. Bu skandalın kapanması için İsviçre'nin en büyük bankası UBS, İngiliz ve ABD regülatörlerine 1.5 milyar dolar ceza ödedi. Yine Barclay's bankası 445 milyon dolar, Royal Bank of Scontland 600 milyon dolar ceza ödeyip skandalı örteceklerini zannettiler.
Fakat işler düşündükleri gibi gelişmedi, iş büyüdü. UBS çalışanı Tom Hayes tutuklanıp savcıyla işbirliği yapacağını açıklayıp sekiz bankanın daha işin içinde olduğunu itiraf etti. Savcıya, Libor faiz oranlarını birlikte belirlediği sekiz bankayı Royal Bank of Scontland, JP Morgan, Deutsche Bank, Rabobank, RP Martin, HSBC ve Tullend Prebon ve Citigroup olarak açıkladı. Yine ABD Adalet Bakanı Eric Holder, UBS bankasının çalışanı Tom Hayes'in, diğer bankalardan 100 çalışanla irtibat kurup, 800 defa Libor-yen manipülasyonu yaptığını söyledi.
Bu işlemlerde, manipülatörlerin, Libor'u binde 2 manipüle ettikleri takdirde 50 milyar dolarlık pozisyonda her bir işlemden 250 bin dolar kazandıkları ileri sürülüyor. Yine ABD Federal denetçisinin yaptığı ilk hesaplara göre bankalar sadece konut borçlanma kâğıtlarından Libor manipülasyonu nedeniyle 3 milyar dolar para kazandılar. Tabii bunun karşılığında ABD konut finansörleri Fannia Mae ve Freddie Mac aynı tutarda para kaybetti. Ve bu yolla küresel piyasalardan dolandırılan toplam paranın 176 milyar dolar olduğu ileri sürülüyor. Bu tutar para emekliden, öğrenciye kadar geniş bir halk yelpazesinden çalınıyor.
Parası çalınanların içinde Türkiye vatandaşları da var. Hayes perşembe günü yapılan ilk duruşmada konuşmadı. Sadece kimlik tespiti için sorulanlara cevap verdi. Hayes, eğer diğer duruşmalarda konuşursa işler bankalar için sadece para cezası ödeyip sıyrılmakla kalmayacak. Bankaların sahipleri dahil pek çok kişi ceza hâkiminin karşısına çıkacak.
Gelelim Tom Hayes'in perşembe yapılan duruşmasını niye anlattığımıza... Hâlâ Türkiye'de bazıları Başbakan Erdoğan'ın niye faiz lobisi kavramını kullandığını sorguluyor. Ve böyle bir lobinin olmadığını ileri sürüyorlar. Oysa faiz lobisi açık bir küresel gerçek ve faiz rantı kollayanların emirlerini yerine getiriyor. Türkiye'de Rekabet Kurulu'nun bu lobiyle işbirliği yapan 12 bankayı yakaladığını unutmayalım. Anlayacağınız, bazıları, Erdoğan'a karşı çıktığını zannederken " faiz lobisi yoktur diyerek" yüksek faiz peşinde koşan rant kollayıcılara hizmet ediyor.