Konut, kişinin yaşamının en temel parçası olmanın yanı sıra, bir yatırım aracı olarak da kullanılıyor. Pek çok yatırımcı tasarruflarının bir kısmını konuta yatırıyor. Neden dersiniz... Konut yatırımlarında uzun bir vade beklendiğinde zarar etmek pek mümkün görünmüyor. Ama kısa ve orta vadede tam aksine zarar etme olasılığı yüksek oluyor. Çünkü ekonomideki devresel hareketler, konut fiyatlarını belli bir süre satın alma bedellerinin altında bırakıyor. Mesela, önceki gün açıklanan temmuz ayı Amerikan stok konut satış verilerinin beklentilerin altında gelmesi konut yatırımcılarında gerginlik yarattı. Hatta hisse senedi fiyatlarının düşmesine neden oldu.
Peki Türkiye'de ekonomideki devresel hareketler konut fiyatlarını nasıl etkiliyor?
Amerikan kaynaklı mali krizin ardından Türkiye'de de konut fiyatları hızla geriledi. Hâlâ kriz öncesi seviyelere dönemedi. İstanbul Beşiktaş'ta 2008'de metrekaresi ortalama 3 bin 58 lira olan konut fiyatları Haziran 2010'da 2 bin 250 lira olarak gerçekleşti. Yine İzmir Narlıdere'de kriz öncesinde bin 634 lira olan ortalama konut metre kare fiyatları Haziran 2010'da bin 463 liradan işlem gördü.
Gelelim, konut fiyatlarının kriz öncesi seviyelere tekrar ne zaman yükseleceğine... Her şeyden önce fiyat hareketlerinin konutun bulunduğu yere göre değiştiğini akılda tutmak lazım. Mesela İstanbul Beşiktaş'ta kriz öncesi konut fiyatlarına kısa sürede dönebilmek biraz zor gözüküyor ama Ankara Sincan'da krize rağmen fiyat yükselişi sürüyor.
Dün, Türkiye İstatistik Kurumu konut satış verilerini açıkladı. Geçen yılın aynı dönemine göre bu yılın ilk altı ayında konut satışlarında yüzde 53.6 gerileme var. Emlakçılar, bu gerilemenin nedenini, 2009'da konut kredisi kullanmak amacıyla yapılan muvazaalı satışların baz etkisine bağlıyor.
Konut satışları, geçen yıla göre gerilemiş gözükse de, yıl içinde canlanan bir seyir izliyor. 2010'un ikinci üç aylık dönemi olan nisan-mayıs-hazirana ait toplam konut satışları, yılın ilk üç aylık dönemi olan ocak-şubat-marttaki konut satışlarına göre yüzde 5.14 artmış bulunuyor.
Ayrıca kullanılan konut kredilerinde de yılın ilk dört ayında geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 22 yükseliş görülüyor. Elimizdeki bu son verileri dikkate alarak, konuta bir yatırım aracı olarak nasıl bakılmalı derseniz... Şimdi konut satın almanın, orta ve uzun vade için güvenli bir yatırım alternatifi olabileceğini düşünebiliriz.
