Heyecanlı ve mücadeleli geçen maçlar sonunda Fenerbahçe Ülker erkek basketbolda şampiyon oldu. Futbolun yanında basketbol ve voleybolda, hem erkekler hem bayanlarda şampiyon olan Fenerbahçe'yi bu başarılarından dolayı kutluyorum. Tabii ki öncelik futbol ama büyük bir kulüpsen bütün spor branşlarına önem vereceksin, hepsinde iddialı olacaksın. Fenerbahçe Spor Kulübü de bunu yaptı.
6 maç sonunda neticelenen basketbol play-off finali nefesleri kesti. Favori Fenerbahçe idi ama Galatasaray da çok iyi mücadele ederek rakibini oldukça zorladı. Finalin zevkli geçmesinde bir önemli faktör de seyirciydi. Hem Sinan Erdem hem Abdi İpekçi Spor Salonu kapalı gişe oynadı.
Seyirci her spor müsabakasının çok önemli bir rengidir. Ama ülkemizde sporun bir keyif, bir oyun olduğu gerçeği kabul görmüyor. İstenmeyen olaylar gündemden düşmüyor. Rakibinin sahasında şampiyonluğa ulaşan Fenerbahçe, yabancı cisim yağmuruna tutuldu ve koşarak soyunma odasına kaçtı. Uzun süre şampiyonluk kupasını alamadı. Seri yedinci maça taşınsa ve Galatasaray şampiyonluğa ulaşsa, aynı şeyler bu kez Sinan Erdem'de olacaktı.
YASA DA ÖNLEMEDİ
Bu sene futbolda iki playoff finalini yerinde izledim. Bank Asya 1. Lig'e çıkacak 3. takımı belirleyecek finali Sakaryaspor kazandı, Bandırmaspor seyircisi olay çıkardı. Atmosferi yakından takip ettim. Eğer Bandırmaspor kazansa, aynı olayları Sakaryaspor seyircisi çıkaracaktı.
Süper Lig'e çıkacak 3. takımı belirleyecek play-off finalinde olay çıkmadı. Çünkü maçı kazanan, tribünleri tamamen dolduran taraftara sahip Orduspor'du. Maçı kaybeden de seyircisiz Gaziantep Büyükşehir Belediye. Ancak bu şartlarda olay çıkmazdı!
Şiddet yasasının çıkmasına rağmen değişen hiçbir şeyin olmayışı, insanı ister istemez üzüyor ve tedirgin ediyor.