Urfa'dan Mehmet Yıldırım yazmış haberi, üçüncü sayfamıza..
Amca ile yeğen arazi kavgası etmişler. Amca yeğeni Çiftçi'yi vurmuş. Yeğeni hastaneye kaldırmışlar.
Mehmet Yıldırım yazıyor..
"Çiftçi doktorların tüm müdahalesine rağmen hayatını kaybetti."
Hemen altında, Muğla'dan, yurdun öbür ucundan Zeki Özsezgin'in haberi..
Adam kuzeninin kocası, yat kaptanı Özkan Kuzgun'u vurmuş. Kaptanı hastaneye kaldırmışlar. Zeki Özkeskin yazıyor..
"Kuzgun doktorların tüm çabalarına rağmen kurtarılamayarak yaşamını yitirdi."
Şimdi okuduğunuz bütün bu tür haberleri hatırlayın. Hepsi tıpkısının aynisi değil mi?. Hem de her gazetede..
Yani "Klişe" diye bir laf varsa, ülkenin dört bir yanı fark etmez, her muhabirin cümlesi ayni. Kaza, cinayet, fark etmiyor.
Hastaneye giden yaşıyorsa..
"Durumu iyi.." Hastanede ölüyorsa..
"Doktorların tüm müdahalelerine rağmen, öldü.."
Yani bu haberleri okuyorsanız yıllarca düşünceniz şu olur..
"Yaşayacağınız varsa yaşıyorsunuz..
Yoksa "Tüm çabalarına ve tüm müdahalelerine rağmen doktorların bir işe yaradığı yok!."
Olur mu dostlar.. Olur mu meslektaşlarım.. Muhabirler, editörler.. Bu ezber lafları ne zaman bırakacak, ne zaman birbirine benzemeyen haberler yazacaksınız?. Ne zaman "fark"lı olacak, yazınız, haberiniz, başlığınız?
Hastaneye ölümcül giden hastanın kurtarılması haberdir. Bir, tek bir kere o ölümcül yaralıyı doktorların hangi müdahale ile, nasıl kurtardıklarını yazdınız mı?.
Yani, bakın şimdi.
Öldüyse, doktorların hem de beceriksizliği.
Yaşarsa kader!.
demeye getiriyor işi, bu kolaya kaçan, klişe haberciliğiniz..
Olur mu?.
Şöyle yazmalısınız mesela..
"Hastaneye kaldırıldı, ama kurtarılamadı." "Hastaneye kaldırıldı. Doktorlar müdahale etmediler. Öldü.." (Asıl bu haber olur işte.) "Hastaneye kaldırıldı. Kalbine yapılan müthiş bir müdahale ile ölümden döndü." (Bakın bu da müthiş haber olur.)
Yani, klişeden cayıp iki satır o olaya özel bir şey yazdınız mı, okunur oluyorsunuz. Asıl o zaman "Gazeteci" oluyorsunuz!.
Sabah'ta imzanız çıkıyor. Kendi adınız.. Biraz özenin!.