Yuri Gagarin, Uzay'daki ilk insan.. Neil Armstrong da ilk aya ayak basan dünya canlısı.. İnsanlık tarihinin bu iki unutulmaz insanı, adlarını sonsuzluğa yazmalarında baş rolü, Stalin adlı diktatörün yasaklarının oynadığını biliyorlar mıydı acaba?.
Nerden bilecekler.. Ben yeni öğrendim.. Sabancı Müzesi'ndeki sergiyi bize gezdiren Nazan Ölçer Hocam'dan..
Yılbaşı öncesi İstanbul'u ziyaret eden bizim ailenin Saraylısı ve sanatçısı Serpil'e bir "Sanat Turu" sürprizi yapmıştık geçen hafta sonu.
Önce Ekav Sanat Galerisinde Sevgili İnci (Aksoy) ve kızı, canım Eda ile buluşma. 1994'te vurulmuş, kırık bacakla hastanede yatarken "Hıncal Ağbim sıkılır anne, gidip onunla maç seyredelim" diyen küçük kız o.. Unutur muyum?. Şimdi kocaman.. Paris'te yaşıyor. Sanat Danışmanı..
Ordaki sergiyi gezip yukarı, otele çıktık ki, bir başka dost, Mustafa Süzer bizi bekliyor, otelin hem manzarası, hem de yemekleri ile nefis restoranında..
Nasıl keyifle bir yemek yedik, dostlar bir arada olunca..
Antakya Usulü pastırmalı humusun tadı hala damağımda.. Ama beni baştan çıkaran, hepsinden tattığım o tatlılar müthişti.
Ordan ver elini, Arnavutköy.. Ordan ver elini Emirgan..
O Sanat Turu'nu "Ankara Mektubu" başlığı altında Serpil'in kaleminden okuyacaksınız. Ben minik bir giriş yapacağım..
***
Fotoğraf makinesi insanı ve doğayı birebir yansıtan resimler çekmeye başlayınca, "Rus Sanatçılar da, fotoğraf gibi resim yapmak marifet değil" demişler ve denemelere başlamışlar..
Rus Avangardı, yani "Rus Öncüleri" denen akım çıkmış ortaya, 1800'lerin sonu, 1900'lerin başında..
Devrime dek işler iyi gitmiş.. Lenin, bu "Yeni"lere soğuk durmuş, devrimci olmasına rağmen.. Ama
1924'te ölümü ile partiyi ve devleti ele geçiren Stalin kökünden yasaklamış..
Sanatçı ruhu, yasağı kabullenir mi?. Bazıları yer altına inmiş.. Bazıları da, sanatsal güçlerini başka alanlara kaydırmışlar.. Tiyatro dekorları..
Mimari.. Ve tasarım.. Uzay ve robot tasarımları çizmeye başlamışlar..
İslam çıkıp resmi yasaklayınca, nasıl "Hat ve tezyin sanatı" doğmuş, tarihin en büyük hattatları ve tezyinatçıları, yani süslemecileri yetişmişse,
Rusya'da da Uzay, ışık, kozmoz üzerine grafiksel tasarımlar.. Kızıl Gezegen Mars'ı çizmişler.. Güneş'i zapt edip getirecek ve dünyada, hele Rusya'da öldürücü kışları önleyecek robotların ve füzelerin tasarımlarına girişmişler..
"Güneşe akın var akın..
Güneşin zabtı yakın" diyen Nâzım'ın kaynağı o işte..
Yıllar sonra, Alman bilim adamı von Braun, bir şekilde bu tasarımları ele geçirmiş. Onlardan yola çıkıp İkinci Dünya Savaşı'nda Londra'yı bombalayan V1 ve V2 füzelerini yapmaya başlamış.
Ruslar, bu tasarımlar üzerine bina ettikleri çalışmalara Uzay'a gitmek için kolları sıvarken, Savaştan sonra von Braun'u ülkesine getiren Amerika, bu Nazi'yi asacağına, kurduğu
NASA'nın (Ulusal Havacılık ve Uzay Dairesi) başına getirip "Füzelerini burda yap" demiş..
Rus Avangardları'nın yasağı delmek için icat ettikleri "Kozmizm" akımıyla başlayan Uzay'ın Zaptı'nın ilk adamı, Kozmonot Gagarin işte o..
Ayni akımla yola çıkan von Braun'un NASA'sının aya ayak bastırdığı Neil Armstrong da, bu..
Nerden nereye değil mi?.
***
Serpil'den sonra iki sergi daha gördüm, hafta içinde, Doku Galerisi'nde.. Benim Erkekçe Dergisi ressamım
Reha Yalnızcık bir sergi daha açtı. Enfes resimler. Yılbaşı için hâlâ hediye alma ihtiyacınız varsa, 1500 liradan 30 bine kadar var. Ama almasanız da Reha'nın renk ve hayal dünyasına bakmanızda keyif var.
Hemen arka salonda
Nurettin Akkaya'nın çalışmaları da fevkalade ilginç ve çekici..
İlave.. Tüm salonlarda
Hale Ürkmezgil'in heykelleri de var.
Bir taşla üç kuş!.
(Süreyya Ağaoğlu Sokağın hemen köşesi.. Teşvikiye..)