"Dünyaya yayılmış, Rumların, Ermenilerin, Yahudilerin lobileri var da, hatta yaşadıkları ülkenin seçim sonuçlarını etkileyecek sayılara ulaşan Türklerin niye yok" diye düşünür müsünüz, zaman zaman?.
Niye Türkiye ve Türkler aleyhtarı bir film yapılınca rekorları kırar da, kimse Türkiye ve Türkler lehine bir film çevirmeye teşebbüs bile etmez?.
İşte sebep apaçık ortada!.
Hollywood tarihinde ilk defa, 1915 olayları konusunda Türk tezini, hem de kafaya balyoz gibi vurmadan, bir Amerikalı kızla, bir Türk delikanlının aşk hikâyesi içinde veren ve "İki taraf da acı günler yaşadı. İki taraf da kurbanlar verdi" diyen bir film çevirdi.
Bu filmi kimler yerin dibine batırdı?.
Türk eleştirmenler.. Hatta dalga bile geçenler oldu.. "Benim de Ermeni arkadaşım var, filmi!." Dün Mevlüt de "Osmanlı Subayı'nın Çöküşü" diye başlık atmış köşesine..
"250 salonda gösterime girip, üç günde sadece 25 bin 413 kişi tarafından izlendi" diyor.
Niye öyle oldu Mevlüt?. Çünkü Türk Lobisi, Türkiye'de bile yok..
"Soykırım" diyen filmler için Diaspora lobisi yeri yerinden oynatır, yeni filmlerin çekilmesini teşvik ederken, kişisel çabalarıyla Hollywood'da ilk defa Türklere de söz hakkı veren bir film çekmeyi başaran Ali Nur Velidedeoğlu'nu Ermeni Lobisi değil biz, kendimiz yok ettik ki, bir daha hiç kimse bu sularda gemi yüzdürmeye teşebbüs bile etmesin!.
Osmanlı Subayı "Türk tezi"ne yakın "İlk" Hollywood filmiydi. Türkiye'de bile gömerek "Son" film olmasını sağladık..
Aferin bize!..
Türk'ün Türk'e ettiğini, akrep etmez, bilesiniz!.