Son zamanlarda hiç bu kadar heyecanlandığımı, coştuğumu, gururlandığımı hatırlamıyorum..
Bir konser, bir insanın ruh halini bu kadar değiştirir mi?.
Değiştirir dostlar, değiştirir..
Müzikte zaten mucizeler vardır..
Ama bu defa yaratılan mucize de bir başka..
Öyle akıllara seza bir projeye girişmişler ki, düşünmesi bile cesaret ister..
Bir klasik müzik orkestrası ile bir rock band bir araya gelecek.. Ve ortaya bir Klasik Rock çıkacak.. Hem de benim insanımın müziği üzerine..
Kafanız karıştı değil mi?.
O zaman baştan başlayalım..
Dünya çapında, tonla ödüllü çellist, benim can arkadaşım (Yahu ne mutlu bir adamım ben. Ne arkadaşlarım var benim. Gel de kasılma.. "Dostunu söyle, kim olduğunu söyleyeyim" demiş ya eskiler) Çağ Erçağ, İzmir Karşıyaka Senfoni Orkestrası Direktörü ve şefi Hakan Şensoy'a "Bir konser yapalım" demiş.. "Ama Haydn Konçertosu çalmayalım artık. Ben de bıktım, millet de.. Tangolar falan yapalım.."
"Piazzola'dan beri tangolardan da bıktı millet" diye cevaplamış, Hakan.. "Oturup düşünelim, hiç yapılmamış bir şey yapalım, o zaman.."
Bir sene sürmüş, düşünme, işe soyunma, çalışmalar, gelişmeler ve nihayet izleyici önüne çıkacak hale gelmeler..
Tıklım tıklım dolu bir salon..
Melih Kibar'ın bu ülkedeki ilk Eurovizyon seçmelerine sinyal müziği olan emsalsiz bestesi, Çoban Yıldızı..
Sonra Mazhar Alanson, Güllerin İçinden.. Sonra Anadolu Rock, Erkin Baba tabii.. Fesuphanallah. Barış Manço, Dönence, Fuat Güner bu defa, Sakın Gelme.. Gene Erkin Baba, Arap Saçı.. Cem Karaca, Resimdeki Gözyaşları.. Orhan Gencebay.. Orhan Baba tabii.. Hatasız Kul Olmaz..
Türk popunun en güzel parçaları, klasikle, Rock'u birleştirip, yepyeni, bambaşkayaratılmış bir müzik türü ile çalınıyor.. Ortada solist, Çağ..
Müzik kitapları, insan sesine en yakın enstrümanın çello olduğunu yazarlar..
O gece Çağ kanıtladı bu lafı..
Çello konuştu.. Çello tüm o efsane şarkıları söyledi.. Kelime kelime duydum, inanın..
Alkış.. Kıyamet.. Bis.. Orhan Baba.. Bir daha bis.. Erkin Baba!.
Kuliste çocuklarla sarmaş dolaş olduk, mutluluktan..
"Bu konser salonlara sığmaz" dedim..
"Yazın Açık Hava" dedi Çağ..
"Yetmez" dedim.. "Stadyum konseri yapın.. 40 bin kişi ayağa kalkar.."
Bir yapımcı Üç Tenor'u bir araya getirip bir proje yaratmış, dünyayı sallamıştı, 90'lı yıllarda, hatırlarsınız!.
Türkiye'de yok mu şimdi bir yapımcı, bu konsere sahiplenecek ve onları önce Türkiye, sonra da, Dışişleri ve Kültür Bakanlığı destekleri ile dünya turuna çıkaracak..
Duysun el âlem, Türk'ün sesini..
Tanısın dünya, bir daha Türk'ü!..

*** Devamlı okurlar "Bu yazıyı hatırlıyorum" diyeceklerdir.. Doğru.. 29 Aralık 2016'da bu köşede yazdığım yazıdan bölümler bunlar.. Şimdi niye yeniden..
Çünkü bu konser çarşamba akşamı Cemal Reşit Rey'de tekrarlandı nihayet ve gene yeri göğü salladı, Çağ Erçağ, Hakan Şensoy ve Nurkan Renda ve orkestraları.. 29 Aralık'ta Milli Reasürans'ta neler hissettiysem, bu defa daha da çoğunu yaşadım. Çünkü iyi bir şeyin ödüllendiğine, tekrarlandığına şahit oldum. Yetmez.. O zaman da dedim ya.. Kültür Bakanlığı sahiplenmeli.. Yurt içi turneye, yurt dışına göndermeli ki millet ve dünya, Türk'ün ne olduğunu görsün!. *** Harika Konseri anlattım. Peki iki harika haber?.
İşte birincisi..
Dünyanın en ünlü orkestrası New York Filarmoni, sezonu 8, 9 ve 10 Haziran konserleri ile kapıyor. Önce 2 gece planlanmıştı, o dünyaca ünlü Lincoln Center'de ama 500 doları bulan ilk gece biletleri 24 saatte tükenince, üçüncü gece eklendi.
Açılış konuşmasını Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri'nin yapacağı final konserinin bu kadar ilgi görmesinin sebebi, o gece orkestranın dünyaca ünlü konuklarının olması..
Mesela Barack Obama'nın ilk başkanlık töreninde çalan çelist Yo- Yo Ma..
Mesela, adını herkesin ezber bildiği trompetçi Wynton Marsalis!.
..Ve de hazır olun!..
Çağ Erçağ!.
Bizim Çağ, bu tarihe geçecek konserin konuklarından biri.. Bir Türk Solist, New York Filarmoni ile çalıyor dostlar.. Dünyanın pek çok ülkesinde yayınlanacak, DVD'leri tüm dünyada satılacak bir muhteşem konserde, bir muhteşem Türk!.
..Ve ikincisi..
CRR'deki konserin yaratıcısı ve şefi Hakan Şensoy, La Scala'dan konuk şef olarak davet aldı.. La Scala Cameresti'yi, 9 Temmuz'daki İsola Bella konserinde yönetecek.
Bir Türk dünyanın en ünlü, en saygın operasında şeflik yapacak!.
Cumhuriyet Türkiyesi, Atatürkümün gençleri, Türk'ün adını nerelere taşıyorlar bakar mısınız?
Bu iki muhteşem haberi, o muhteşem konserin kulisinde aldım, düşünebiliyor musunuz?.
Mutluluğumu düşünebiliyor musunuz?.