Türkiye İstatistik Kurumu'nun geçen yıl yaptığı Yaşam Memnuniyeti Araştırması'nda yüzde 77.7'lik "Mutluyum" oyu ile "En Mutlu Şehir" unvanını kazanan Sinop, yarın İstanbul'a geliyor.
Koca kent İstanbul'a gelir mi?. Gelir..
Şöyle..
Yarın Feshane'de "Sinop Tanıtım Günleri" başlıyor. Pazara dek sürecek.
Ben şimdiden bildiklerimi, bu vesile ile öğrendiklerimi yazayım.
Adını eski bir Yunan tanrıçasından alan Sinop, aynı zamanda Karadeniz'in tek doğal limanına sahip.
Ve de bilir misiniz ki, dünyanın, güneşin denizden doğup denizden battığı 11 şehrinden biri..
Ege'yle yarışacak güzellikteki denizi, Erfelek Tatlıca Şelaleleri, Ayancık İnaltı Mağarası, Akgöl'ü, Boyabat Bazalt Kayaları, Çırabozan Yeraltı Şehri, Boyabat Kalesi, Akliman; Sinop'un sayısız doğa harikasından yalnızca birkaçı.
Bir zamanlar Sabahattin Ali dizelerine "Aldırma gönül, aldırma" sözleriyle konu olmuş Sinop kalesi içindeki Cezaevi günümüzde müze artık.
Mendirek, iskele, mantı, midye, akliman, özgürlük, huzur... Sinop'un Türkiye'nin en mutlu şehri seçilmesindeki başlıca nedenler.
Nüfus olarak çok küçük gibi gözükse de yaz aylarında oldukça hareketlenen bu şehirde trafik lambası yok, iyi mi?.
2001 yılında kaldırılan yeşil, kırmızı, sarı lambalar, Sinoplular'ın kalabalık şehirlerde az rastlanır saygı ve hoşgörüsünden dolayı lüzumsuz hale gelmiş.
İnsanların kapılarını kilitlemediği barış ve huzur kenti Sinop'u, doğası, tarihi; yöresel lezzetleri ve güler yüzlü insanıyla tanımak isterseniz, istikamet Feshane!..