"Sayın" ailesinden bir asistanım daha var artık. Yasoş zaten 32 yıldır benimle.. Eşi Can, son zamanlarda kaytarır oldu ama, pop müzik yazarı köşemizin.. Şimdi de, harika kızları İrem artık resmen kadromda..
Bir Andre Rieu konseri izlenimleri kaleme almış ki..
Kız, Şinasi Nahit üstadımızın (Nur içinde yatsın), "Gazeteci olunmaz, doğulur" lafının kanıtı, sanki.. Buyrun.. (Bu yazı daha önce çıkacaktı aslında, reklamlar izin verseydi.. Ben reklamlardan kalan yerin dolgu malzemesiyim ya..)
***
Andre Rieu'yu ilk defa Viyana'daki konserinde dinleme imkanım olmuştu. Dünyanın dört bir yanından insanlar sırf onu izleyebilmek için oraya bayraklarıyla gelmişti. Bir gün Türkiye'ye gelip o derece güzellikte bir konser vereceğini söyleseler doğrusu inanamazdım.
Hayatımda hiçbir konserde "Lütfen bitmesin" diye gözümden yaşlar akmamıştı. "Gitmesin bir şarkı daha söylesin" dedim, Andre Rieu her bisin ardından "Haydi artık evinize dönün" dediği zaman.
Ben bu konser sayesinde "Klasik müzik konserlerinin insanı uyutan, her on dakikada bir saate baktırtan, kafanızı düşmesin diye elinizle sabitlediğiniz bir olay olmadığını" anladım. Tam aksine insanı canlandıran, eğlendiren, çıkışta abartısız bir saat boyunca hakkında konuşup güldürebilen bir etkinlikti..
"Bu nasıl oldu" diye soracaksınız tabi...
İlk diyeceğim şey; doğallık... Sahnedekiler -başta Andre Rieu olmak üzere- en doğal, en samimi halleriyle çıktılar karşımıza, o pozitif enerjilerini bize aktardılar, yüzlerindeki tebessüm bir an bile eksik olmadı. Tüm konser boyunca enstrümanlarıyla vals yaptılar sanki. Yaptıkları şakalar, mimikler, jestler, bize özel takılmalar, konsere boyut değiştirtti...
Hele "Snow vals/ Kar Valsi" çalarken kafamıza düşen karlar.. Herkesin şaşkın şaşkın ne olduğunu izlemesi, kulaklarımızda çınlayan o güzel müzik...
Tavandan inen balonlar, tenorların, sopranoların billur sesleri, orkestranın rengarenk balo kıyafetleri, tüm şarkıların kulağa tanıdık olması, Andre Rieu'nun mizah dolu sunumları, hoş sürprizi, "Üsküdar'a gider iken", "Hatırla sevgili" ve "Kasap havası"nı Türkiye'den seçtiği sanatçılar eşliğinde, orkestrasıyla çalması... Tüm salonun ayakta şarkılara eşlik etmesi.. Herkesin "İyi ki gelmişim" dediğini, herkes hissetti, inanın...
Bilemiyorum ne kadar anlatabildim, duygularımı ne kadar kelimelere dökebildim.. Bunları benden dinleyebilir, başka bir yerden okuyabilir ya da izleyebilirsiniz. Ama o konserde yaşananları, asla yaşamadan anlayamazsınız.
Bildiğim tek şey şu ki, hayatınızda en az bir defa da olsa Andre Rieu konserine gitmelisiniz. 2014'te tekrar geliyorlar ve artık fırsatı ikinci kez ayağınıza kadar gelmişken hele, kesinlikle kaçırmayın.