Sevgili Haşo "Popüler başarı kültürünün destekçisi" diyor benim için.. Ne demek istediğini inanın anlamadım. Bir küçümseme, bir iğneleme edası var sanki ama, Haşo'ya yakıştırmam.. Bana aylardır söz verdiği yemek davetini gerçekleştirse de, yüz yüze anlatsa, diyorum..
Efendim, minik bir tartışmamız vardı. Gravity filminin finalini eleştirmiş, "Bir defa da kaybetsinler yahu" demişti de, katılmamıştım.. "O zaman filmin vermek istediği mesaj havada kalırdı" diye itiraz etmiştim.
Öyle anlıyorum ki, Haşo, Gravity'yi, Uzay Yolu dizisinin bir bölümü diye izlemiş. Hani Kaptan Kirk ve arkadaşları her bölümde harikalar yaratıyorlar ya..
"Bir defa da kaybetsinler" deyişi ondan..
Oysa, Haşo gibi bir derin düşünce adamı, bir tasavvufçu, bir filozofa bunları söylemek, bir popüler kültür adamına düşmez ama, Gravity bir Uzay filmi değil.. Bir bilim kurgu filmi dahi değil aslında..
Gravity, bizim 14 yıl yaptığımız 90 Dakika nasıl futbol programı değilse, aynen öyle bir uzay filmi değil.
Gravity bir insan filmi. Bir yaşam felsefesi filmi.. Aynen bizim 90 Dakikada 90 kez verdiğimiz mesajın filmi.. "Bitmedikçe bitmez!.."
"Koşullar ne olursa olsun, mücadeleyi, savaşı bırakmayacaksın" demiyor muyduk biz?. Gravity de onu söylüyor işte.
Ayrıca, filmde "Kaybeden" de var.. Hem de filmdeki en popüler tip.. Popüler sinemanın en popüler yıldızı George Clooney, filmin daha onuncu dakikasında ölüyor. Hollywood'un en popüler starı daha en başta ölüyor yahu.. Yetmez mi, dostum?.