Kazım Baba'nın dosyasından bir pazar neşesi daha..
Delikanlı, yeni aldığı minik spor arabasını sevgilisine göstermek istemişti.. Şehir dışına sürdüler. Araba gerçekten harikaydı, sürücüye ne cambazlık fırsatları tanıyor, otobanda sürat rekorları kırarken, çayır yokuşları jipten iyi tırmanıyordu.. Ama çok, gerçekten çok minikti..
Arabanın performansı genç kızı heyecanlandırmıştı. Irmağın kenarında, ay ışığında durduklarında "Çabuk arabadan fırla.. Heyecanlandım, sevişmek istiyorum, ama burda yer yok. Çok çabuk fırla, sahilde, çimlerde sevişelim.. Acele et, havam kaçmadan.."
Delikanlı kıpırdamadı bile..
"Ama" dedi kıza.. "Benim havam kaçmadan arabadan çıkmam mümkün değil ki.."