Sezen'in yeni CD'si günlerdir müzik setimde dönüyor.. Her şarkıyı en az on kez dinledim.. Erken karar vermemiş olmak için defalarca dinledim.. CD hakkında çıkan bütün yazıları da okudum.. Milletin ne dediğini öğrenmek için.. Pop eleştirmenleri dahil..
En katıldığım Mehmet Tez'inki olmuş.. (Milliyet, 4 Haziran).
Bir defa yürekli Mehmet.. Aklından geçeni sakınmadan söylemiş, "Sezen fanatikleri beni tefe koyar" demeden..
"Bu albüm kötü mü? Hayır, kesinlikle değil. Sezen Aksu ve bu kadro kapı gıcırdatsa gene kötü olmaz. Ama tatsız. Heyecansız... Yine de bu tatsız tuzsuz basmakalıp pop müzik âleminde karşılaşabileceğiniz en iyi şeylerden biri, kabul etmek lazım. Ama bence yetmiyor" diyor Mehmet..
Niye yetmiyor peki?..
Sen eğer, müzik dünyasına "Kaybolan Yıllar"la girersen, "Sen Ağlama" diye bir şarkıyı, milli marş yaparsan, Işık Doğu'dan Yükselir gibi, her şarkısı hit, her şarkısı ezber bir albüm yaratırsan, yaptığın her şarkı, ertesi gün dillere düşerse, sen insanların beklentilerini bulutların üzerindeki doruklara ulaştırırsan, "Yeter" deneceği yapmak çok zordur da ondan, bana kalırsa..
Sezen, "Işık Doğu'dan Yükselir" de "Artık yeni şeyler söylemek lazım" diye muhteşem bir şarkı yapmış, Mevlana'yı günümüze getirip, hepimizin önüne "Ders" diye koymuştu.
Ne yazık ki, gene Mehmet haklı, kendisi yeni şeyler, bambaşka şeyler söylemedi bir türlü..
Bilmiyorum, belki de ekonomik sebeplerden, bir şarkı fabrikasına dönüştü. Herkese şarkı yetiştirdi.
Zamanın "Ahmet Tarık Tekçe'siz film" gibi, "Sezen Aksu'suz CD" lafı dillere yerleşir oldu..
Bir zamanlar Tarkan'a verdiği şarkılar efsane olurken, bu yeni dağıttıkları da patlamadı..
Bence sorun Sezen'in destek kıtalarında.. Bunu derken, ona danışmanlık yapanlardan başlıyorum.. Onu yönlendirenler.. Müziğine katkıda bulunanlar.. Arkasında çalanlar..
Başlangıçta Sezen hep talihliydi. Hayatına girenlerden başlayarak.. Sinan Özer, Onno Tunç, Uzay Heparı.. Ahmet Utlu..
Müthiş bir meneceri vardı. Mustafa Oğuz..
Başta Atilla Özdemiroğlu, sonraları, Fahir Atakoğlu, Aşkın Arsunan gibi harika müzik dehaları yanındaydı.. Orkestrasının her bir elemanı, doruktakilerden biriydi.. Orhan Topçuoğlu başta..
Seçtiği vokalistlerin her biri onunla yarışan solistler oldular, zamanla.. Aşkın Nur Yengi, Sertap, Levent Yüksel, Emre Altuğ, Harun Kolçak, Cihan Okan..
Bugün Sezen sanki tek başına savaşıyor.. O zaman da ortaya bu çıkıyor işte.. "Sezen kapı gıcırdatsa kötü olmaz.." Hepsi o..
Ama "Kötü olmamak" da Sezen'e yetmez..
Her iki şarkısından biri hit olan, hemen her şarkısı ezber bilinen o Sezen'e "Kötü olmamak" yetmez..
Bu CD'de, müziği ile aklımda kalacak tek parça yok.. Haa.. Hepsini dinlerim o ayrı.. Ama yarın bir yerde dinlerken hangisine mırıldanarak eşlik ederim, Sezen'in hemen her şarkısı ezber bilen ben?. Bilemem..
Bir tek şarkısının sözlerini ayırdım ötekilerden..
Sezen, canı gibi sevdiği İzmir'inden ona gelen eleştirilere kırılmıştı ya..
Referanduma "Evet" dediği için ayağa kalkmıştı ya bazıları.. Bu ülkede "Fikir özgürlüğü" sadece kendi fikrinden olanlar için geçerlidir ya..
Onu yazmış, "Ayar" şarkısında.. Kendisine ayar vermeye çalışanlara anlatıyor..
"Ya bizdensin, ya onlardan/ Hadi bu köprüyü geç bakalım/ Ya dostsun, ya da düşman/ Hadi sıfatını seç bakalım" diye başlıyor..
Haksız mı?. Bugün Türkiye tam da bu değil mi?. İlle de siyah beyaz!.. "Benim hâlâ umudum var" diyen MFÖ Mazhar'a atıf yaparak "Ben Mazhar'dan yanayım" diyor..
Ben de..
Benim de hâlâ umudum var.. Bu ülkenin azar azar kaynaşacağına da umudum var..
Sezen'in gene milyonluk korolara ulaşacağına da..
Umut hep vardır..
İnsanlar yaşadıkça!..
Bitmeden bitmez. Hatta bitse de, bitmez!..