Sayın İnan Kıraç, önceki gece özetle "İmza kampanyasına girmem. Adnan Polat yönetimi ibra edilmeli, sonra da genel kurul kararı almalı. Seçim için Ünal Aysal, Faruk Süren, Adnan Öztürk ile görüştüm, Aysal başkanlığında bir modelde uzlaşıldı" dedi. Bu sözleri nasıl yorumluyorsunuz?
İnan Kıraç'ın işin içine girmesi Adnan Polat'ın durumunu kuvvetlendirir. Şu anda ben Adnan Polat'ın yoğun muhaliflerinden biriyim. Bunu bütün Türkiye biliyor. Ama kongre üyesi olsaydım, İnan Kıraç-Adnan Polat olayında oyumu Polat'a verirdim. İnan Kıraç, ben bildim bileli bu kulübü perde arkasından yönetmeye uğraşıyor. Hiçbir zaman da "Ben" diye ön plana çıkmıyor. Bu son müdahelesi komik ve Adnan Polat'ın durumunu kuvvetlendirici. Söylemine bakar mısınız? "Ben olağanüstü kongre için imza vermem. Ben lider olarak muhalefetin başına da geçmem. Adnan Polat istifa etsin. Sonra da Ünal Aysal bir heyet kurup aday olsun."
Bunu Ünal Aysal söylemeyi bilmiyor mu? Niye İnan Kıraç ortaya atılıyor? Tipik İnan Kıraç davranışı. Bu davranıştan da Galatasaray'a hayır gelmez. Adnan Polat'ın kalması daha hayırlı olur. Zaten de kalacak. Manzaraya bak! Galatasaray, tarihinde bu kadar kötü bir duruma düşmedi. Son lig maçında tribünlerin yönetim aleyhindeki hali meydanda. "İstifa bir hizmettir" pankartı bir tokattır.
Böyle bir ortamda Galatasaray'da Adnan Polat'ın karşısında bir lider yok. Ünal Aysal, Faruk Süren, Ali Dürüst, bir sürü insanın ismi dolaşıyor. Ama sadece dolaşıyor. Bunların biri çıkıp "Ben Adnan Polat'a karşı harekete geçiyorum. Ben olağanüstü kongre olayını sürüklüyorum. Şu isimlerin olacağı bir yönetim kurulu oluşturuyorum" demiyor.
Cemal Özgörkey, "Adayım" dedi...
Bugün bir muhalefet olarak Cemal Özgörkey var mı ortada? Lider olarak görünen kişi İnan Kıraç. 40 yıldır yaptığı gibi arkada kalarak başkalarını öne sürmeye kalkıyor hala...
AYSAL ADAYLIĞINI KENDİSİ AÇIKLAMALI
Sayın Kıraç'ın "Ünal Aysal, 100 milyon dolar nakitle kulübün yaşayabileceği sıkışıklığı da karşılayacak" söylemi Işın Çelebi'nin dediği gibi "Abramovich modeli" midir?
Işın Çelebi'nin o ifadesi fevkalade talihsiz bir ifade. Işın Çelebi ne kadar G.Saraylı ise, Ünal Aysal da o kadar G.Saraylı'dır. Ne kadar G.Saraylı olduğunu da bugüne kadarki davranışlarıyla ortaya koymuştur. Kulübün en sıkışık zamanında maddi manevi destekte bulunmuştur. Bu Ünal Aysal'ı, çökmüş Sovyetler Birliği'nden geri kalan kara paralarla İngiltere'de kulüp satın alanlara benzetmek çok yanlış. Bunu bir dil sürçmesi olarak yorumluyorum. Ama Aysal'la ilgili eleştirim şu: Kendin açıkla. İnan Kıraç açıklamasın. "Adayım" de, "Başkanlığa geliyorum arkadaş" de. Lider ol!
İnan Kıraç'ın sözleri Adnan Polat'a mı yarar?
Polat'ı İnan Kıraç'ın göstereceği bir adam devirecekse ben Polat'ın yanındayım. Bu kadar açık söylüyorum. İnan Kıraç'ın arkada kalıp, önde bir kuklayla G.Saray'ı yönetmesinin daha kötü olacağını düşünüyorum. Kıraç, G.Saray'ı yönetmek istiyorsa çıkar, "Ben adayım" der, saygı duyarım. Ama "Benim seçtiğim adam ve yönetime oy verin" derse, o numarayı senelerdir gördük G.Saray'da. Yeter artık!
