"Köşede kavşağın videosunu çeken o olmalı" dedim, Ercan'a.. İstanbul Belediye Başkanı Ulaşım Danışmanı Prof. Mustafa Ilıcalı ile saat 14.00'te Kanyon önünde randevumuz var. Birlikte bir tur yapacağız.. Ona aklın mantığın almayacağı bir kaç önemli, ama kimse gücenmesin, hatta aptalca uygulamayı göstereceğim..
Bahçeşehir Üniversitesi Ulaştırma ve Uygulama Araştırma Merkezi Başkanı Hocamı bekletmemek için 10 dakika önce geldim ki, o benden önce gelmiş. Elinde mini kamera, benim kaç kez anlattığım Kanyon kavşağını çekiyor.
İndim. Ona doğru yürüdüm. Tanışma faslı kısa sürdü. O beni zaten tanıyor. Ben de onu uzun telefon konuşmalarımızdan biliyorum..
Kanyon'un arka kapısındaki faciayı zaten görmüş. Kayda da almış.. Birlikte öne yürüdük.. Oradaki daha büyük faciayı gösterdim. Yan yoldan gelen trafik bu kavşakta sola dönüyor. Ama Kanyon'un yanından gelenlerin ayni kavşakta sola dönmeleri yasak. Bu yüzden, buradan gelenler Büyükdere Caddesi'nde Maslak yönüne gitmek için zaten sorunlu Kanyon arka kapısı önünden sola dönecekler. Orada trafik kilitlenecek. Tek şeritli ara yolu ile gene tek şeritli Gültepe Caddesi'ne girecekler. Bu cadde günün her saatinde zaten dolu. Bir de bu yolla aslında hiç ilgisi olmayan trafik yüklenecek. Tünelden geçip Levent'e gelecekler. Orası zaten tıklım tıklım. Levent'in içinden geçip Büyükdere Caddesi'ne çıkacaklar. Dünyanın yolu ve rahat trafikte on dakika, yoğun saatlerde yarım saati aşar. Niye, 20 metre öteye karşıya geçmek için. Niye?. Kavşak var, sola dönüş de var, ama herkese değil. Bunun mantığı var mı?. Bu uygulama aptalca değil mi?.
Hocam "İnanılmaz" dedi..
Sürdük.. Balta Limanı-Armutlu kavşağına geldik. Bu yol yeni yapıldı. TEM'e çıkışı sağlayan çok yararlı bir yol. Kavşakta göbek var. Göbek, uluslararası dilde Round Abaout diye anılır. Göbek kavşağın amacı, trafik ışıklarını kaldırmaktır. Vatandaş arabasını dikkatle sürerek göbekte döner, ışık beklemez.
Biz göbek yapmışız ve tam 14 trafik ışığı takmışız. Trafik lambası yapanlara destek olmak için herhalde. Orada yaya yok.. Araç da yok, ama bekliyoruz. Niye?.
Hocam "İnanılmaz" dedi.
Tepecik Yolu'na geldik. Nispetiye Caddesi kavşağında ışık var, ama sola dönüş yok.. Çünkü İstanbul trafiğini düzenleyen kafanın bir tek saplantısı var. Sola dönüşü yasaklamak.. Sebep.. Aynen bana söylediği.. "Ana arterde hızı arttırmak.." Ana arter, işte Büyükdere'den Taksim'e, ya da Boğaziçi Üniversitesi'nden Taksim'e uzanan cadde.. Nispetiye de öyle ya..
Peki Etiler'den gelip sola dönecekler ne yapacaklar?. Daracık sokaklardan dolanacaklar ve bu defa ışığı da olmayan bir kavşaktan, elli metre öteden akan trafiğin içine cesaretleri ve ötekilerin insafı oranında dalacaklar.. Ayni caddede bu defa ışıksız girişten sola dönüş var, bakar mısınız?. O zaman bu eziyet niye?.
Hocam "İnanılmaz" dedi.
Akmerkez'in karşısında Akatlar girişinde yasaklanan sola girişi gösterdim. Akatlar'a gitmek için şimdi Etiler'den dolaşmak ve gene daracık ara sokaklara girmek zorundasınız. Zaten dolu, zaten tıkalı Etiler trafiğine ekleneceksiniz, hiç işiniz yokken.
Hocam "İnanılmaz" dedi.
Akmerkez'i geçince, Ulus'a giden sola dönüşün yasaklandığını, Etiler ve Akatlar'dan gelenlerin zaten dolu, zaten kalabalık trafiğe zorla nasıl sokulduklarını, gene ara sokaklarda nasıl tıkandıklarını söyledim.
Hocam "İnanılmaz" dedi.
Bütün bu inanılmazlar, ana arterde hızı arttırmak için, sakın unutmayın. Mecidiyeköy'e geldik. Zincirlikuyu- Taksim ana arteri. İstanbul yakasının en büyük, bir numaralı, en önemli ana arteri. Bu tarafın Bağdat Caddesi.. Hani tüm o sola dönüşler, o arterde hız artsın diye yasaklandı ya.. Mecidiyeköy kavşağında ana artere yanan yeşil ışığın süresi 17, kırmızının süresi 93 saniye.. Bre bu ne iş o zaman?. Durduk yerde yığılma oluyor, kavşakta..
Hocam "İnanılmaz" dedi.
Taksim'e doğru ilerliyoruz. Yerli, yersiz ışıklı kavşaklar.. İlk kavşak kırmızı.. Bekliyoruz. Yol boş. Biz en öndeyiz.. Öteki kavşak gene kırmızı.. Öteki gene kırmızı.. Taksim'e kadar on kavşak. Hepsinde kırmızı çıkıyor karşımıza.. Yahu yol boşken yeşil dalgayı ayarlayamaz, inadına kırmızı dalga yaparsan bu bilgisayar çağında sen nasıl ulaştırmacı olursun?. Artık bu ışıkları, üzerinden akan trafiğin yoğunluğu ve hızına göre ayarlayan sensörler var. Uygar ülkeler kullanıyor. Biz boş yolda kırmızı dalga yapmayı başarmışız.
Hocam "İnanılmaz" dedi.
Divan kavşağına geldik. Dolapdere'den gelip, bu kavşaktan karşıya geçecek, Harbiye, Nişantaşı, Maçka, Fulya'ya gideceksiniz değil mi?. Ama sola dönüş yasak. Sizi Talimhane'nin içine sokuyorlar. Günün her saatinde tıkalı, kilit Talimhane ara sokağına hiç işiniz yokken giriyor, 20 dakikada ancak çıkıyor, hiç işiniz olmayan zaten boş (!) Taksim Meydanı'nda bir tur atıyor, Cumhuriyet Caddesi'ne giriyor ve Divan kavşağına dönüyorsunuz. Sadece 20 metre öteye, ama yarım saat sonra.. Niye?. "Sola dönmeyin de ne halt ederseniz edin" ilkesi yüzünden. Kaybolan zaman, ziyan edilen benzin, hiç yolunuz değilken zorla gönderildiğiniz ve kilitlediğiniz trafik, öfkeden, stresten kaybettiğiniz sağlık. Boş verin.. Sola dönmeyin de.. Hocam "İnanılmaz" dedi.
İnanılmaz gezimiz devam etti. Sonunda bir yerlere de vardık.. Nereye mi?.
Yarın!..