Bodrum yarımadası dünya turizm merkezi olabilir. Devlet isterse.. Turizm bir devlet politikası olursa..
Ama olmaz. Hayale dalmayalım.. "Saat 23.59" kafası ile İstanbul Boğazı gibi bir dünya benzersizi yok edilirken, 150 kilometrelik Türk Rivierası (Kaş-Alanya arası) on paralık destek görmezken, bu ülkede turizm devlet politikası olmaz..
AKP'yi falan itham ettiğim yok.. Bu ülkede turizme birbiri ardına darbeleri hemen bütün iktidarlar sırayla vurdular. Antalya'yı bitiren kararı alan Tansu Çiller'di mesela. Onun Turizm Bakanı da, hem de bu ülkede en büyük turizm sivil örgütlerine başkanlık yapan bir profesyonel turizmci iken.. Hazinenin farkına varan tek devlet adamı Turgut Özal'dı. Onun da ömrü yetmedi, başladığını bitirmeye..
Hayalsiz çözüm, hangi partiden olurlarsa olsun, el ele verecek Muğla milletvekillerinde..
Bu milletvekilleri, turizm uzmanlarının da desteği ile Bodrum Yarımadası için bir özel "Yerinden Yönetim" yasası çıkarabilirler.
Bodrum'un idaresi Ankara'dan, bakanlardan, vali ve kaymakamlardan alınır. Bir anakente dönüştürülecek yerel yönetime bırakılır..
Bakın o zaman ne olur?..
Bir defa..
Mesela karayolları Bodrum yollarını tam da turizmin tepeye vurduğu haziran ayında düzeltmeye başlayıp, bir yerden bir yere gitmeyi imkânsız hale düşüremez ve turizme en büyük darbeyi vuramaz. Yollar, yerel yönetimin planları içinde yapılır, düzeltilir.
Bodrum tek elden yönetilince, mesela, bugünün belde belediyeleri canlarının istediği yere "Çöplük" yapıp, en güzel yerleri piç edemezler. Tüm Bodrum'un çöpü merkezden belirlenen en uygun ve başka beldeye zarar vermeyecek yerlerde toplanır. Tüm Bodrum'un kanalizasyonu da tek elden planınca, denizler de en temiz kalır.
En önemlisi.. Bodrum tek elden yönetilince, eğlence ve dinlence beldeleri ayrılır ve ilan edilir. Herkes bilir..
Yarımadada 24 saat sessizlik isteyenlerin yerleri ayrılır.. Eğlenmek isteyenler için de günün 24 saatini kapsayan paylaşmalar yapılır.. Akşam 6'ya kadar gürültülü müzik yapacak yer de ayrılır, sabahın altısında istediğini çalacak da..
Geçen hafta gazeteler yazıyordu. Tüm Bodrum'da da 23.59 kararı geçerli olacak ve jandarma ve polis tarafından izlenecekmiş. Ankara'dan gelen emir bu.. Atatürk'ün Ankarası'nı yerin dibine sokan ve utanmaz genellemeler yapanlar, bu 23.59 Ankarası'nı niye görmezden gelirler?. Kökenleri İstanbul Belediyesi diye mi?.
Bodrum yarımadası, bugünkü kırk ayrı belediyeli bölünmüşlükten kurtarılarak, yerinden ve tek elden yönetilirse, tüm bu düzenlemelerin, paylaşımların yapılması mümkün..
O zaman Bodrum Mikanos'u katlar.. O zaman Bodrum bu ülkenin en zengin, en müreffeh yaşayan insanlarının beldesi olur. O zaman Bodrum binlerce aileyi doyurur. O zaman Bodrum bu ülkeye milyarlarca dolar, euro kazandırır.
Çünkü o zaman Bodrum, bugünkü bitli turistlerin (Ki onlar da giderek azalıyor), "Herşey dahil" ucuzluğuna tamah eden meteliksizlerin değil, tıpkı Yunan adaları gibi, dünyanın her yerinden, hem de cebi para dolu insanların koştukları bir eğlence ve dinlence cennetine dönüşür.. Bakın henüz, az bulunur tarihsel, kültürel hazinelerden tek kelime etmedim. Onları da ekleyin.. Her biri ayrı ayrı ve defalarca görülmeye değer tarihsel kalıntı ve müzeleri de ekleyin..
O zaman dünya yazarları, benim size defalarca Mikanos'u yazdığım gibi, kendi yazarlarına Bodrum'u anlatırlar..
O zaman Bodrum'a bir gelen bir daha gelmek için can atar, ülkesine döndüğü zaman anlattıklarıyla yığınla dostunu, ahbabını Bodrum'a gitmeye ikna eder..
Bodrum o zaman Bodrum olur işte!..
Bu dediklerimi anlayan bir Muğla milletvekili var mı acaba?.