Liam Neeson ve Ralph Fiennes, melek ve şeytandılar, Shindler'in Listesi'nde.. Biri "İyi"nin simgesiydi, öteki "Kötü"nün.. Fiennes zalim, sadist kamp komutanı.. Neeson bir insan daha kurtarabilmek için çırpınan adam..
Yıllar sonra ikili gene bir arada.. Gene Neeson iyi, insanları kurtarma peşinde.. Gene Fiennes kötü.. İnsanlığı kökünden kazımaya niyetli bu defa..
Bu defa konu Yunan Mitolojisi'nden.. Yeraltının hain tanrısı Hades, yani Fiennes, Gök Tanrısı Zeus'un, yani kardeşinin yerine geçip insanları yok etmek istiyor. Zeus da Neeson..
Çapkın Zeus'un bir dünyalıdan olan yarı tanrı oğlu Perseus'da, Hades'e karşı hem babasını, hem insanlığı kurtarma savaşına girişiyor.
Titanların Savaşı (Clash of the Titans) 1981'in dev bütçeli filmlerinden biriydi. Zeus'u Sir Laurence Olivier oynayarak. Ursula Andress'e kadar da bir yığın güzel de etrafında..
Bu defa, genç Perseus'ta, Avatar'dan tanıdığımız Sam Worthinton var ve bu film, Avatar'dan iyi.. Bir defa öykü sağlam. Yunan mitolojisinin en güzel hikayelerinden biri.. Gayet akıcı bir dille yazılmış ve çekilmiş.. Başından sonuna sıkılmadan izliyorsunuz.. Hele de Yunan mitolojisine merakınız varsa..
Ayrıca filmde, bugünü yorumlayan, bugüne yansıyan öyle vurucu laflar ediliyor ki..