"Soner'in hesabını kim verecek" yazıyordu Sabah'ın manşetinde, dün.. Söyleyeyim.. Kimse vermeyecek..
Çünkü o hesap verilmez bu ülkede.. Örneği yok.. Ama bu genç ölüm bir simge olabilir.. Bir başlangıcın, bir devrimin simgesi olabilir.. Olursa, Soner boşu boşuna, pisi pisine ölmemiş olur..
Ama size bir şey diyeyim mi?.. O da olmaz..
Çünkü bu ülkenin gerçek gündemi kimsenin umurunda değil. Halkın zerre umursamadığı gündemlerle aylardır bu ülkenin üzerine karabasan gibi çökenler, yıllardır bu ülke çocuklarının ve onların anne ve babalarının hayatını kâbusa çeviren rezalete artık son verilmesi gereğini, hiç değilse bu "Ölüm" üzerine düşünmezler..
Bir gençliğin böylesine ziyan olması, bu ülkede ne iktidarların, ne muhalefetin, ne de sözüm ona dördüncü güç medyanın işi olmuştur..
Varsa yoksa sahte gündemler yaratmak ve onlar üzerinden yalancı pehlivan güreşleri yapmak.. Gerçek hem de en acı şekilde ortaya konunca da Üç Maymunları oynamak..
Görmem, duymam, söylemem..
Şu dershane rezaletinden söz ediyorum.. Nerden bakarsanız bakın, eğitime aykırı, hukuka aykırı, eşitliğe aykırı, anayasaya aykırı, insanlığa aykırı bir sömürü sistemi.. İnsanların parasını, yaşamını, gençliğini sömüren iğrenç bir sistem..
Bu ülkede Milli denen Eğitimi beş paralık eden, gereksiz duruma düşüren rezil bir uygulama.. Bu ülkede okuma hakkını sadece parası olanlara veren bir yüz karası..
Ne demek dershane?.. Niye milyonla çocuk ve genç, dershanelere trilyonlar ödeyip durduk yerde zenginler yaratıyor?.
Çünkü bu ülkede bir üst okula gitmek için, alt okulda okuduklarınız yetmiyor.. Ne yetmesi?.. Hiçbir işe yaramıyor.. Devletin eğitim sistemi tam bir palavraya dönüştürülmüş.. Bir şekilde diplomayı al. Çünkü o diploma, bir üst okula başvururken göstermek için gerekli.. Şart. O yüzden almak zorundasın. Onun ötesinde on paralık kıymeti harbiyesi yok gördüğün eğitimin de diplomanın da.. Bir üst okula gitmek istiyorsan, dershanelerdeki eğitimi izlemelisin.. a,b,c,d,e sistemini.. Paran varsa tabii.. Yoksa, üst okulu unut..
Peki ne zaman dershane?.. Okul saatleri dışında.. Sabahtan akşama okul, akşamdan sabaha dershane.. Cumartesi, pazar dahil.. Peki hayatını ne zaman yaşayacak çocuk, genç.. Ne zaman iki adım gezecek, okuyacak, sinemaya gidecek, televizyona bakacak?..
Devletin parasız eğitimi on para etmez.. Fen Liseleri, Anadolu Liseleri dahil.. Dünyanın parasını ödeyip gittiğin özel liselerin eğitimi de on para etmez.. Varsa yoksa dershane.. a,b,c,d,e!.
Lanet yahu!.
Biz de sınavla girdik Mülkiye'ye.. Ama sınav, lise eğitimine paraleldi. Coğrafya sınavında mesela 4 soru sormuşlardı. Biri hâlâ aklımda.. "Romanya kaç coğrafi bölgedir. Birinin özelliklerini yazın.."
Dershane lazım mı, bu soruya cevap için.. Lisede okuduğun yeter.. Öteki sınavlar da öyleydi.. İTÜ sınavına da girmiştim mesela.. Dört problem sormuşlardı, matematikte.. "Bir parabolun dışındaki Q noktasından çizilen teğetin parabola değdiği P noktası.." diye başlayarak.. Bunun için de dershane gerekmiyordu. Lise Fen okuduysan yeter..
Bugün istersen bu ülkenin en önde gelen lisesini birinci bitir, işe yaramaz.. Çünkü üniversiteye girmen bambaşka bir eğitim gerektirir, bu eğitim de sadece dershanelerde verilir.. Devlet izniyle zengin yaratmak üzere kurulan sistemde..
Soner, işsiz babası ve gündelikçi annesi dershane parasını ödeyemedikleri için öldü. Sistemden durduk yerde trilyonlar kazananlar, bin 500 lira için Soner'in annesini hapse attırdılar. Faizi ile 5 bin liraya çıkınca borç ödeyememişti kadın. Soner dayanamadı ve astı kendini..
İntihardan sonra Milli Eğitim işe yaramış ha.. Borcu ödeyip, davayı düşürmüş, kadını kurtarmış ki, gidip oğlunun mezarına kapansın.. Kimin parası ile ödemiş peki?.. Senin benim vergilerimle.. Dershane triyonerlerine 5 bin lirayı, sen ben ödemişiz, el kesesinden hovarda Milli Eğitim sayesinde.. İşte Milli Eğitim'in yaradığı iş bu..
Şimdi birileri sistemi asmalı.. Soner'in ölümü hiç değilse çanları çaldırmalı.. Soner'in ölümü, Erdoğanlar'ın, Baykallar'ın, Bahçelile'rin akıllarını başlarına getirmeli, bu ülkenin gerçek gündemine, bu ülke insanının gerçek sorunlarına bakmalarına sebep olmalı..
Soner'in, Sonerler'in analarına sorun bakalım, Anayasa mı istiyorlar, çocuklarını mı?. Ergenekon, Balyoz, Kafes mi var kafalarında, sınavlar ve dershaneler mi?..
Bu ülkeye bir devrim gerek.. Eğitim devrimi.. Tüm dershanelerin köküne kibrit suyu dökecek, onlara ihtiyaç bırakmayacak, Milli Eğitim'in itibarını iade edecek devrim..
Birisi çıkacak.. Bir günde "Dershaneler mülgadır/ Varlıkları kaldırılmıştır" diyecek. Bir gecede tümünün kapısına kilit vurulacak..
Bunu yapacak yürek, bunu yapacak insan severlik, vatan severlik kimde var?..
Bunu yapacak "Devrimci" var mı?..