Türkiye'nin en iyi haber sitesi
HINCAL'IN YERİ HINCAL ULUÇ

Tecelli'den Abuzittin'e mektuplar

Abuzittincim,
Fenerbahçe Arsenal maçını izliyorum.. Başlama vuruşuyla birlikte pat yayın gitti. Bu defa elektrik değil.. Star TV şifreli yayına geçiverdi. Sizin şehirlerde böyle dert yok ama köylerde var. Çünkü köylerde yayınlar uydudan alınıyor. Pek tabii TV işletmeleri de milyonlarca lira vererek yayın hakkını aldıkları futbol maçlarını uydudan, bedava, her yere dağıtmak istemiyorlar. Böyle durumlarda şansımı Azerbaycan televizyonlarında arıyorum. Azeriler bazı maçları, bizimkiler şifreleyedursun, uydudan şakır şakır yayınlıyorlar.
Arsenal maçını da verdiler. Ve maçları ordan izlemenin bi yararı da var, spikerleri İnebahtı savaşındaymışız gibi, hamasi laflarla mikrofon başında köpürüp durmuyorlar. Rahat rahat seyrediyorsun.. Netice olarak, bu naklen yayınlardan ötürü Azerbaycanlılara teşekkür borcumuz var..
Ama Galatasaray'ın Olimpiyakos maçını vermediler. N'apalım buna da şükür!
Maçtan ekonomik krize geçecek olursak, Sayın Başbakanımızın "Dere yatağında akar" şeklinde, para politikalarımızın geleceğine ilişkin verdiği veciz mesajdan sonra bizim köyde bi yağmur bi yağmur, ne dere kaldı ne yatağı kardeşim. Şimdi suların çekilmesini bekliyoruz.. Yukardan bi cevap mı geldi yoksa bu bi çeşit ikaz mıydı bilemiyorum Abuzittincim.
Elimde bi gazeteden kesilmiş kupür var. Hüzünlü bakışlı iki kız çocuğu. İlkokul öğrencisi oldukları anlaşılıyor, ellerinde bi pankart "Trafik Lambası İstiyoruz." Fotoğrafın altındaki haberi okuyunca öğreniyoruz ki İzmir Urla'da, bu çocukların okulunun bulunduğu caddede bi kavşak varmış.. Ve bu kavşakta trafik lambaları olmadığı için sık sık kaza oluyormuş. En sonunda, 8'inci sınıftaki arkadaşları Ertan Yenigün otomobilin altında kalmış ve ölmüş. Ondan, iki küçük kız ellerinde pankart "Trafik Lambası İstiyorlar."
O kadar saf ve masum bi istek.. Hani, "Bize de biraz mama!.. Biz de biraz mamalanalım!" Veya "Bizim de gemilerimiz, deniz kıyılarında arsalarımız, bi yerlerde istiflenmiş altınlarımız olsun" demiyorlar.. Dört adet trafik lambası istiyorlar ki okul çıkışı, karşıdan karşıya geçerken araba altında kalıp ezilmesinler.
Şimdi Abuzittincim istediğin kadar "Ben dünyanın en büyük 17'nci ekonomisiyim" diye böbürlen, bi kavşağa 4 adet trafik lambası dikmekten acizsen "İnsan gibi yaşanan ülkeler" listesinde 96'ncılıkta çakılıp kalırsın.
Çeçenistan'da Avrupa'nın en büyük camisini inşa ettirirken İzmir' in Urla'sına 4 adet trafik lambası diktirmek çok zor bi iş midir dersin!?
Koyun şuraya trafik lambalarını bu ayıp bitsin!
Münasip yerlerinden öperim Abuzittincim.
Kardeşin Güneş.
Tecellister@gmail.com

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA