HİKMET Çetinkaya öyle güzel yazmış ki gene.. Bir bölüm almadan edemedim.
***
Dışarıda yağmur yağıyordu
Koskoca bir kentin ışıkları sönüyordu,
Kadın, pencereden bakıyordu saatlerdir
Kadının saçları, dudakları ıslak, gökyüzü gümüş rengindeydi.
Kadın, bir kahkaha attı:
"Gökyüzü gümüş rengi değil, kül rengi şekerim"
Adam çok bozuldu, Adam bir sigara yaktı. Kulaklarda bir fırtına patladı.
Kanlarını tutkulu bir ateş kuşattı.
Octavia Paz geçti önlerinden. E. Allan Poe, "Annabel Lee" ile üşüdü rüzgarında bulutun. Carl Sandburg kendini öldürmeyi düşündü alçak sesle şarkı söylerken
Vachel Lindsay, yağmurun dinmediğini görünce bir şiir okudu:
"Gün doğmazsa, bir yıldız ışırsa gökyüzünde
Sensin
Gökyüzünde bir başka yıldız ışırsa gökyüzünde
Sensin
Sen benim ilkbaharımsın
Bir elma dalı yüzün, çiçek açmış
Gözlerine vuran ışık gençliğince
Cümle iyilikleriyle yüreğinin
Sen benim aşkımsın."
(25 Mayıs 1996'da yayınlandı)