Üçü arka arkaya geldi..
İlki Ercan Irmak'ın Davet'i.. Gerçek bir davet.. Neye!.. "Ney"e işte!..
Ercan olağanüstü güzel üfleyenlerdir, kavaldan neye, her türlü sazı üfler..
Bir Yemen Türküsü üflemiş ağlatır.. Bir Gülnihal üflemiş, coşturur..
Bir Gülnihal de "Eski Dostlar"da var..
Sakıp Sabancı Anma gününde Dr. Nevzat Atlığ yönetiminde Klasik Türk Musikisi Korosu'nun "Sakıp Ağa'nın en sevdiği şarkılar"dan oluşan programını "Eski Dostlar" diye CD yapmış, aile.. Güler de bana göndermiş.. Bin, bin kere bin teşekkür Güler.. Dinlemeye doyamadım, hâlâ..
İnşallah Sabancı Müzesi'nde de satıyorlardır. Çünkü Alaturka sevenlerin bayılacağı bir plak.. Meğer Ağa ile müzik zevkimiz nasıl örtüşürmüş..
Sadi Hoşses, İkinci Dünya Savaşı sırasında siperde yazmıştı, Sabret Gönül'ü.. O var.. Mustafa Seyran "Elbet bir gün buluşacağız. Bu böyle yarım kalmayacak" deyip yola çıkmış, ama kazada gitmişti, her şeyi yarım bırakıp, o var.. Dök Zülfünü Meydana Gel var.. İnleyen Nağmeler, Bir İlkbahar Sabahı var.. Ve de Eski Dostlar var tabii..
Üçüncüsü AGU.. Adları MFÖ idi. Soyadları AGU olmuş, benim can kardeşlerimin.. Ben Modern Folk'un, yani MF3'ün meneceri idim. Onlar MFÖ idiler.. Yani bu kadar benzer, o kadar rakip.. O zaman rekabet güzeldi.. En yakın dostlarımızdı Mazhar, Fuat, Özkan..
Hele ben, hele ben.. Onları insan olarak çok sever, müziklerine ölürdüm.. Hele bir "Güllerin içinden"leri vardı.. Tehdit ederdim resmen.. "Benim olduğum yerde çalmazsanız bittiniz.. Albümünüze koymazsanız yoksunuz" diye..
İşte bu kardeşlerimin yeni albümünü de dinlemekten bıkmadım günlerdir.. 11 şarkı var, 11'i de ayrı güzel.. İçlerinden birinin adını ayırıp yazsam ötekiler gücenir gibi geliyor.. Gücensinler ne yapayım..
Milli Park enfes.. Vurgun Yedim harika.. Amanın Aman müthiş.. Sarı Laleler ben yazana kadar tuttu bile.. Gündüz Rüyası..
Yok bu böyle olmayacak. Siz en iyisi bir AGU alın ve kendi güzelinizi seçin..
Ellerinize sağlık benim sevgili dostlarım, kardeşlerim, ellerinize sağlık, Mazhar, Fuat ve Özkan!..