"Kadın, kumar, mimar" derim, durmadan, Mimar Erhan (İşözen) dostuma.. Evime salon kapısından daldı.
Yatak odama kadar girdi.. Hala devam ediyor, senelerdir.. Erhan ve tüm mimar arkadaşları şu sıralar çok mutlular.. Niye..
UIA toplantısı İstanbul'da yapılıyor da ondan..
"UIA", Uluslararası Mimarlar Birliği, "Union Internationale des Architectes"in baş harfleri." Bir milyondan fazla üyeli bu mimarların en büyük dünya kuruluşunun kongresini İstanbul'a getirmeyi başardı bizimkiler.
1999'da Çin'in başkenti Pekin'deki toplantıda bu yılki kongre için Floransa (İtalya) Nagoya (Japonya) ve İstanbul aday oldu.
Floransa, üyelere birer çakıl taşı armağan etti. Üzerinde "Bu, Michelangelo Davut Heykeli'ni yaparken, etrafa sıçrayan küçük taşlardan biridir.
Bu taşlarla size tarihi anlatıyoruz, binlerce yılın tarihiyle yan yana olmak isterseniz Floransa'ya gelin" yazan.
Japonlar "Hatasız bir şehir görmek istiyor musunuz? Buraya gelin" dediler.
Türk mimarları "Bizde Roma var, Bizans var, Osmanlı var, Cumhuriyet Türkiyesi var, Grand Bazaar var. Gelin, görün, çözün" dediler. Kazandılar..
Nasıl kazandılar peki?..
Lütfi Kırdar Kongre Merkezi etrafında toplanan de luxe oteller, yani Kongre vadisi sayesinde..
Bu tür kongrelere toplumun en zengin ve en rahatına düşkün insanları genelde aileleri ile katılıyor ve ille de "En lüks otelleri" istiyorlar..
"Ne var bunda" diyeceksiniz..
Söyleyeyim..
Erhan başta, bu ülkenin önde gelen tüm mimarları, Mimarlar Kongresi'ne (ve de daha pek çok kongreye) İstanbul yolunu açan bu otellere, hem de nasıl muhalefet etmiş, "Yapılmasın", yapıldıktan sonra da "Yıkılsın" diye nasıl uğraşmışlardı. Hala da uğraşıyorlar ya..
Bakalım kongrede hangisi kürsüye çıkıp da, "Bu kongreyi burada yaptığımız için utanıyorum. Bu kaldığınız oteller, bizim utancımızdır" diyecek..
Kongrenin teması "Pazar Yeri!.." Dünya mimarları bir Pazar yeri ortamında buluşacak. Dünya mimarlığı yanında İstanbul özelinde de, sorunlar, çözümler, eleştiriler dile gelecek.
Birleşmiş Milletler Habitat/ Yerleşim zirvesinden sonra türünde ikinci büyük organizasyon bu..
Dünya basını ilgili.. Benim medyam habersiz.. İstanbul'da Dünya Üroloji Kongresi yapıldığını da, London Times'da arka arkaya iki tam sayfa haberle öğrenmiştim.
Bu kongre günü gününe izlense, her gün hem de ne manşetler çıkar.. Ama hani nerede o medya..
Konuşulanları geçin.. Olayın kendisi haber.. 10 bin zengin mimar geliyor İstanbul'a.. Götürecekleri, anlatacakları cabası.. Adam başı bin dolar bıraksalar, bize kalacak dövize bakın ve Kongre Turizminin değerini tartın?..
Medya?.. Hey benim medyam, nerdesiniz?.. Çağla'nın, Hülya'nın popolarına sıkışmış mayolarından çıkın artık!..