Özhan Canaydın'ın Galatasaray'ın gelmiş geçmiş en kötü başkanı olduğu nasıl tartışılmazsa, Bizans yöntemlerini en iyi kullanan politikacı olduğu da o ölçüde kesin..
Galatasaray'da seçimi yeniden nasıl kazandığını hatırlayın.. Onu başkan yapan Fatih Terim'i bir kalemde harcamış, kongreden Okulcuların (Okulluların değil.. Okulcuların) oyları ile çıkmıştı, ama lig henüz devam ediyordu. Tribün ne olacaktı?..
Sağ kolu Turgay Kıran ile kafalarında Fransız Ekolü vardı. Bir Fransız Hocayı başa getirmekte kararlı idiler. Hatta Monaco'da yaşayan ortağı Hayim Fresco, komşusu Tigana ile görüşmeleri de hayli ilerletmişti.. Ne var ki, tribünlerin başkan aleyhine korkunç gösteriler yapacağı haberleri de geliyordu.
Canaydın, bir dönem önce Terim'e sığındığı gibi, bu defa Ergun Gürsoy'un arkasına saklanmaya karar verdi. Ergun'un Hagi'yi getirme isteği ise, Canaydın için tam "Körün istediği bir göz, Allah verdi iki göz" olayı idi. Tribünleri kontrol gücünde olan Ergun'u derhal ikinci başkan yaptı. Tribünlerin sevgilisi Hagi'yi getirmesine de göz yumdu. Böylece kriz atlatıldı. Yıllardan beri Avrupa'ya ilk kez çıkamayan, annesinin liginde oynayacak olan Galatasaray'ın başkanı, Ergun ve Hagi kalkanı ile, taşlanmadan sezonu kapadı.
Ne var ki, Ergun-Hagi ikilisi, başkanın gücünü ve otoritesini aşan bir güce ulaşmıştı. Taraftar bu ikisinden başkasını tanımıyordu..
Canaydın'ın çok usta olduğu Bizans Diplomasisi bu noktada devreye girdi.
Dün Ergun "Hagi olmazsa ben de yokum" diyordu..
Bugün tablo..
Ergun "Hagi kalırsa ben giderim" diyor.. Başkan araya giriyor. Ergun'u sakinleştiriyor. Hagi'ye "Korkma arkanda ben varım" diyor.. Türkçesi kıt zavallı Hagi, Canaydın'ın bu lafının ne demek olduğunun farkında değil..
Canaydın diplomasisi ile Ergun-Hagi güçbirliği yıkılmış.. İkisi de tek başına kalmış, ikisi de Canaydın'a muhtaç hale gelmişler.
Ergun güya futboldan sorumlu ikinci başkan ama, Canaydın Hagi'ye "Sen doğrudan bana bağlısın" deyip Ergun'u sıfırlıyor. Ergun'un gıkı çıkmıyor..
Durum belli..
Hagi başarılı olursa "Ergun onu atıyordu, ben tuttum" diyecek. Başarıya sahip çıkacak.. Ergun'u bitirecek. Hagi için az biraz daha bekleyecek..
Olmazsa "Ergun getirmişti zaten.. Zorla kabul ettirmişti. Sonra kapris yapıp, adamın moralini de bozdu. İşe yaramaz hale getirdi" diyecek. Hem Ergun'dan, hem Hagi'den kurtulup bir taşla iki kuş vuracak..
Pes!..