GEÇİRDİĞİM kabus gecesinden sonra "Bravo Lambusa" yazmamı yadırgayanlar olacaktır.. Olmasın..
O kabus gecesini anlattığım yazıdan iki gün sonra, Uğur ve Arzu Kutluözen Lambusa'ya gitmişler.
Kutluözenler, Otelcilik ve Alışveriş Merkezi Yönetim Danışmanlığı Şirketinin uzmanları.. Otelin sahibi Aziz Kent onları, işletme sorunlarına çözüm üretmek üzere davet etmiş..
Kutluözenler otelde beş gün kalmışlar. İncelemişler, tartışmışlar..
"Büyük olasılıkla, uluslararası bir otel zincirini buraya getireceğiz ve bu gelişmelerden sonra sizi tekrar konuk olarak aramızda görmek isteyeceğiz" diyorlar..
Buna "Bravo" denmez de neye denir?. Şato Lambusa, tesis olarak gerçekten mükemmele yakın. Küçük bir onarım yeter. Sorun işletmesinde..
Kutluözenler "Otelin bugünkü halini sizi davet edenler bilmeli ve burada ağırlamamalıydılar" diyor.. Haklı olabilirler.. Kıbrıs avuç içi kadar yer. İnsan iyiyi kötüyü bilir, isterse..
Ama mesele bu değil.. Bir otelde beş yıldız varsa, kimse bilmek zorunda değil.. Örneğin dünyanın öbür ucundan gelen turist?..
Ben sorumu ısrarla Kıbrıs Turizm Bakanı'na, ondan ses çıkmayınca Başbakan Talat'a sordum.. Çok da acı sordum bu defa..
"Kıbrıs otellerinde yıldızın tanesi kaça" diye.. Hâlâ çıt yok.. "Sana ne" demesinler sakın.. Bu ülke hâlâ benim verdiğim vergilerle ayakta duruyor..
Bana her şey!..