Türkiye'nin en iyi haber sitesi
HINCAL'IN YERİ HINCAL ULUÇ

Kadınların kadınca fantezileri..

İngiltere Futbol Federasyonu'nun adı "Futbol Federasyonu"dur.. Önünde İngiltere falan yoktur.. Neden?.. Futbol Federasyonu odur da ondan, onlara göre.. Amerika'da bir Harvard'lıya "Neredensin" deyin, "Kolej'den" der.. Amerika'da binlerce Kolej vardır.. Ama "The" Kolej, Harvard'dır. "The Cal" yani "The Calender", yani takvim de, Pirelli'ninkidir dünyada.. Bu yüzden önüne "Pirelli" koymak gerekmez.. miş.. Aslında haklı oldukları nokta var. Dünyada, Playboy'unkiler dahil, Pirelli kadar ünlü takvim yoktur. Kadın güzelliğini, 40 yıldır en güzel resimleyen takvim olduğu iddiasına pek çok uzman da katılır, bu birinci sebeb.. İkincisi.. Bu takvimler numaralı ve az sayıda basılır. Elinizde bir tane varsa mutlu azınlığa dahilsiniz demektir. İşte bu yüzden Pirelli takvimleri koleksiyoncu parçası kabul edilir. Pirelli, takvimlerinin bir sanat eseri olduğunu savunur. Buna karşılık özellikle kadın çıplaklığının yer aldığı her şeye saldıran feministler son yıllarda hızla artan bir yoğunlukta, Pirelli takvimlerini de eleştirirler. Kadını aşağıladığı, kadınların sırtından erkeklerin dünyasında yer edinmeğe çalıştığını falan söylerler.. Pirelli'nin bu yıl takvimin fotoğraflarını hazırlama görevi verdiği Nick Knight da bu eleştirilerden bayağı etkilenenlerden.. Kafaya koymuş, kadını "Yukarılayan" bir takvim yapacak 40'ıncı yılda.. Nasıl yapacak?.. Bulmuş.. Gidip kadınlara soracak. Catherine Deneuve, Marianne Faithful, Courtney Love, İsabella Rosselini, Bjork, Liv Tyler gibi sanatçılara sormuş. En önde gelen kadın yazarlara, İngiltere, Fransa ve Amerika'nın Duygu Asena ve Seda Güler'lerine sormuş.. "Ben kadın fotoğrafı çekeceğim.. Ama benden evvel bu takvimi yapanların hatasına düşüp, erkeklerin dünyasındaki erkeklerin gözündeki kadını çekmek istemiyorum. Ben kadınların hayallerini canlandıracağım. Bana hayallerinizi anlatın" demiş. Onlar da anlatmışlar. Anlattıkları bayağı özel, hem de nasıl intim olduğu için, Nick, hangisi ne anlattı söylemiyor. Ama mesela bunlardan birini ben anlatmış olsam, feministler başıma taş yağdırırlardı, "Seni şovenist erkek domuzu" diye. Bir ara yeri düşmüştü de "Pek çok kadının cinsel fantezileri arasında tecavüze uğramak vardır" demiştim, çok yakın arkadaşlarımın bana söylediklerine dayanarak. Bir dövmedikleri kalmıştı. Cennet gibi manzara içinde, suyun kenarına uzanmış, bir ceylanı beslediğini hayal edenler de çıkmış tabii, Nick'le konuşanlar arasında. (Ortaya da hıyar gibi bir resim çıkmış zaten.) Ama genelde fanteziler, biz şovenist erkek domuzlara taş çıkartır. Birisi, kendisini çoğu zenci kölelerle dolu bir erkekler hareminde düşünüyor. Çırılçıplak ve üzerinde dolaşan el sayısının haddi hesabı yok. Kadını 40 ahtapot sarmış mesela. Birisi, sinemada, iki yanında ve arkasında oturanların tecavüzüne uğruyor. Karanlık. Millet film seyrediyor. Bizimki her bir yerine dalan erkek elleri arasında kendinden geçmiş. Birisinin evi yanıyor. Yatağından yarı çıplak fırlamış. İtfaiye hortumları, yağmurdan beter şakır şukur. Kadın sırılsıklam. Onu kurtarmaya gelen itfaiyeciler etrafını sarmışlar. Kurtarmıyor, büyük bir coşkuyla, arzu ile sarılıyorlar kadına. Birisi hamile. Karnı burnunda dediklerinden. Dokunsan doğuracak. Hayali mi?.. O hali ile çırılçıplak yatıyor yatakta, sırt üstü. Ve bacaklarının arasında bir erkek kafası. Oral seks.. Dikkat buyurun tekrar.. Bunlar benim gibi domuzların, sapık erkeklerin değil, dünyanın en ünlü kadın yazarlarının ve sanatçılarının hayalleri.. "Kadını böyle" resimle diyenlerin hepsi kadın.. Hem de ne kadın.. Devamı da yarın..

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA