Dün gece Adana'da tempolu, korakor mücadeleli bir maç izledik. Beşiktaş attığı gole kadar oyunun kontrolünü elinde tuttu. Necip-Atiba ikilisi presleri ve çabuklukları ile defans bloğunun önünde garantili bir sigorta gibiydiler. Kontrollü ve dengeli oyununu devam ettiren Beşiktaş, 30'uncu dakikada genç Kerem'in güzel ortasında Teixeira'nın kafa golünde skor avantajını da yakaladı. Adana Demirspor sanki gol yemeyi bekliyormuş... Birden hareketlendiler, kısa sürede iki gol kaçırdılar. Ağlara giden bir topları da VAR kararı ile iptal edildi. İkinci devre oyunun bütün kontrolü ev sahibindeydi. Beşiktaş ise gol yememek için belli sayıda oyuncu ile mücadele ediyordu. Teixeira, attığı gol dışında sahada yoktu. Çıkana kadar hiç bir şey yapmadı. Larin de aynı şekilde. Batshuayi'nin de ayakta duracak hali yoktu. Teknik direktör Önder Karaveli bu ikiliyi nasıl sonuna kadar oyunda tuttu anlamakta zorluk çektim. Beşiktaş eğer burada 1 puanı kurtardıysa ağır yükü sadece sekiz kişinin taşımasıyla olmuştur. Adana Demirspor yenik duruma düştükten sonra iyi futbol oynadı ama beraberlik golünü çok geç bulabildiler.
Yunus Akgün'de son haftalarda bir düşüş var. Vargas kişisel yetenekleri ile zaman zaman oyuna ağırlığını koymaya çalıştı. Balotelli'nin ağlara giden güzel vuruşu VAR'dan döndükten sonra onun bütün gol girişimleri çok yetersizdi. Maçta iki kaleci de başarılıydı.
Ali Şansalan ilk devre sonunda Vargas'ın gözünün önünde yaptığı faule devam kararı verdi. Sonra da VAR müdahalesi ile Balotelli'nin golü sayılmayınca saha içi gerilimi yükseldi. Son dakikada iptal edilen ikinci Demirspor golünde ise ne olduğunu anlayamadım. Eğer Balotelli pasif ofsayttaysa ki bana göre değildi; o zaman o kararı VAR veremez. Hakemin incelemesi lazım. Garip bir karar oldu.