G.Saray, Samsun yolculuğuna çıkarken maçın tarifi şuydu: Sahasında son 3 maçını kalesinde gol görmeden kazanan, son iki deplasmanında Fenerbahçe ve İstanbulspor ile berabere kalırken yüksek savunma performansı ve direnciyle Okan Buruk'un takımına "arıza" çıkartacak bir rakip. Bu futbol gerçeğine, G.Saray'ın oyunu sahasında kabul eden İstanbulspor ve Gaziantep maçlarında ilk yarıları önde geçmediği gerçeğini, hafta boyunca transferde ne olacağının soru işaretlerine doladığınızda santra noktasına giderken maçın zorluğuna 3 ünlem atabilirdiniz. Öyle olmadı… Dolu ve coşkulu bir Anadolu deplasmanında rakibin iştahını kesmek için yapılması gerekeni bu sezon en erken bulduğu gollerle kesti G.Saray. Önce kornerden gelen gol ve kendini her gün geliştiren Barış Alper Yılmaz'ın bitiriciliğiyle… Skoru bulmak kadar skoru tutmak da mühim. Önceki gün, 3-1'den 3-3'e gelen Wolverhampton-M.United maçında efsane hoca Alex Ferguson'un 3-4'ü getiren galibiyet golüne gevrek gülüşünün ardında Onana'nın bu sezon yediği 50 gol ve United'ın Ferguson günlerinde kalesinde gol görmeden kazandığı maçların hatırası var.
Galatasaray oyunda karşılayan tarafken de iyi... Dün istatistik tablosunda Samsun adına 17 hücum yazabilir ama sahadaki oyun, 11'de 2'yi bulan Buruk'un takımının üçü ne zaman atacağını işaret ediyordu. Samsun'dan ilk 11 dakikayı Boey'i Bayern Münih'e 30 milyona, kalan 84 dakikayı ise Bakambu'yu 5+5'e Real Betis'e satmış gibi oynayıp dönüyorlar İstanbul'a… Ticari zekânın yanına Okan Buruk'un adam yönetme sanatı… Eser budur…