Old Trafford'da son düdük çalıp yüzde 77 topa sahip olan, 19 hücum (gol beklentisi 1.68) geliştiren M.United'ın Crystal Palace'a 1-0 kaybetmesinin ardından Erik ten Hag o moral bozukluğuyla sıcağı sıcağına Galatasaray-Ankaragücü maçı için ekran başına geçmiş midir bilmiyorum ama mutlaka izlemiştir. Okan Buruk'un da dün gece 3 gün sonra oynayacağı rakibini izlediği gibi. İki takım da topa daha fazla sahip olup kapanan rakiplere karşı oynadı. Bu oyunlardan salı akşamki randevu için oyun planına dair bir ipucu çıkmaz elbette ancak Galatasaray'ın dün maçı ilk yarıda 18, totalde 36 hücum girişimiyle tamamladığını ve geriye düşse de oynadığı futbolla taraftarına, "bu takım bu maçı çevirir'' dedirten bir futbol olduğunu söylemek lazım. İstanbulspor erteleme maçı sonrasında Kazımcan sakat, Abdülkerim yedek olunca Zaha transfer olduğundan beri 11 başlayacağı bir maçta beklenen plan devreye girdi. Zaha solda, Mertens'in yerine Kerem. İlk yarıda Bahadır'ın 4 net kurtarışı bir tarafa, on numarada Kerem ne yapar? Zaha bu takımın parçası nasıl olurun testini izledik aynı zamanda. Kerem, o mevki için çok enerjik ama bir on numaranın çevre kontrolü ve oyun okuması için elbette yol alması gereken bir adam. Ankaragücü'nün golüyle zorlaşan maçta Zaha'nın attığı gol mahallede eliyle tahtaya çivi çakan abileri hatırlattı. Sonrasındaki değişikliklerin 8+3 baskısı altında olduğunu, Kerem'in 8 numarayı da oynadığını hatırlatmak lazım. 36 hücum geliştiriyor (gol beklentisi 3.42) ve muhtemelen kaleci haftanın kalecisi oluyorsa Old Trafford'a başınız dik gidersiniz. O stadyumun lakabı Düşler Tiyatrosu. Her başarı da hayal etmekle başlamıyor mu zaten.