Galatasaray için durum "bıçak kemiğe dayandı"dan öteydi santra noktasına gelirken. Bunun oyuna tezahürü büyük baskı oldu. Trabzonspor'un öndeki dörtlüsüyle bağlantısı kopmuş, Hamsik'in yokluğunun açtığı kraterde Avcı'nın takımı top tutamıyordu. Emre Kılınç'ı kanattan sağ içe çeken Torrent oyuncusundan istediğini aldı, ilk maçta iki gol atan Emre'nin yönettiği pas trafiği net pozisyonlar olmasa bile tek taraflı oyunu getirdi. VAR'ın görmediği penaltı, sonra gördüğü ikinci penaltı. Uğurcan havada yön değiştirmese ev sahibi çok rahat 2-0 önde gidecekti ilk 45'te soyunma odasına…
Avcı'nın eli dardaydı, Siopis hamlesiyle orta sahayı almayı başarırken elbette bunda yetenek fakiri Berkan'ın çok koşan ama pas atamayan oyunu da yardımcı oldu. Oyun artık Trabzon'daydı. Puchacz, Novak'ın iyi zamanlardaki bir performansla Nwakaeme'nin oyununu rahatlatırken, 3 pası bir arada yapamayan Galatasaray'a Torrent'in müdahalesi geldi. Halil-Babel değişikliğine diyecek bir şey yok ama bitik Feghouli orta sahaya gelip Emre Kılınç kanada gidince, ters kanatta da 3 maçın yorgunu Kerem'in pili bitince takım, celladına aşık olduğu sezonun bir devam maçını oynadı. Ömer ve Marcao'nun hatası ardından Taylan'ın artık klasikleşen kaptırdığı top. Trabzonspor ilk yarıda belki de sürklase olduğu 90 dakikadan, forveti son 20'de ayakta kaldığı ve ligin en iyi kalecisine sahip olduğu için 3 puanla çıktı. Galatasaray 10 gün ya da aylardır bitiremediği Gedson, kaleci ve hatta santrfor transferi yüzünden kaybetmeye devam ediyor. Bu takımda neyin eksik olduğunu görmek için Luis Campos olmaya gerek yok.